Antalya’da, araba satışı için 250 bin lira peşin, 55 bin lirası da teslimat sırasında olmak üzere 305 bin liraya anlaşan müşterilere araçlarını almaya gittiklerinde otomotiv bayisi yetkilileri, elden ödenmesi gereken ölçünün 150 bin liraya çıktığını söyledi. Alıcılar istenen ölçüsü vermeyince firma araçları teslim etmeyip, paralarını iade etti. Müşterilerden Mehmet Y.’nin avukatı Abdullah İlkkahraman, firma hakkında ‘vergi kaçakçılığı’ ve ‘stokçuluk’ savıyla kabahat duyurusunda bulundu.
Antalya’da 28 kişi, araç almak için araba firması ile 305 bin liraya anlaştı. Firma yetkilileri, teze nazaran 250 bin lirayı hesaba havale olarak, 55 bin lirayı elden verilmesini istedi. Bunu kabul eden alıcılar, bayiye ilişkin hesaba açıklama kısmına araçların fabrika çıkış numaralarını yazarak 250 bin lirayı gönderdi. Taraflar, kalan 55 bin lirayı ise teslimat sırasında ödenmesi için anlaştı.
TESLİM TARİHİNDE FİYAT ARTTI
Teslim tarihi geldiğinde firmaya giden şahıslara, araçların fiyatlarının arttığını bu nedenle elden ödenmesi gereken ölçünün 150 bin liraya çıktığı söylendi. Mutabakatlarının 55 bin lira üzerinden olduğunu belirten alıcılar, fiyata itiraz etti. Yapılan görüşmelerden sonuç alınamayınca firma yetkilileri araçları teslim etmeyeceklerini söyleyerek, alıcıların ödediği 250 bin lirayı, ‘Bilgimiz dışında gelen para’ ibaresi düşerek iade etmeye başladı.
FİRMA HAKKINDA HATA DUYURUSU
Alıcılardan Mehmet Y.’nin avukatı Abdullah İlkkahraman, firma hakkında Antalya Cumhuriyet Savcılığı’na ‘vergi kaçakçılığı ve stokçuluk’ savıyla cürüm duyurusunda bulundu. İlkkahraman, şikayet dilekçesinde, fabrikadan çıkmadığı söylenen araçların yüksek fiyatlar üzerinden diğerlerine satıldığını ileri sürdü.
‘FATURA BEDELİNDEN HARİÇ ELDEN PARA TALEP EDİYOR’
‘Bazı bayilerin stokçuluk yaptığını yahut belirlenen fiyatın dışında araç satması üzere durumların kelam konusu olduğunu söyleyen Avukat Abdullah İlkkahraman, “Antalya’da da müvekkilim Mehmet Y. araç almak için bir bayiye gidiyor. Firma aracı belirlenen fiyatın üzerinde satamadığı için fatura bedelinden hariç, elden para talep ediyor. Müvekkilim elden para vermeyi kabul etmesine karşın ‘Bu saatten sonra araç satmıyoruz’ denildi. Şasi numaraları yazılarak bankadan yatırılan araçların fiyatı ödenmesine karşın paralar iade edilerek müvekkilim mağdur edilmiştir. Bu biçimde toplam 28 kişinin mağdur edildiğini gördük” dedi.
‘NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK’ SUÇLAMASI
Tüketicinin korunmasıyla ilgili kanunda da bu üslup durumlarda müşterinin mağduriyetinden ötürü firmanın sorumluluğunun kelam konusu olduğunu belirten İlkkahraman, “Bayi, araçlara artırım gelmesi üzerine şark kurnazlığı diyebileceğimiz biçimde daha evvel elden 55 bin lira üzere bir para talep ederken, daha sonra 150 bin üzere fiyat talep etti. Gelen şahıslar bu sayıları fahiş bulup kabul etmeyince de ‘Biz araçları satmıyoruz. Paralarınızı da iade ediyoruz’ dediler. Türk Ceza Kanunu’nun 157 ve 158’inci unsurları ortada. Şahısları kandırarak ve dolaylı yollarla hileli satış varsa dolandırıcılık kabahatinden kelam edebiliriz. Bireylerin mesleklerinden kaynaklı itimattan kelam ettiğimiz vakit ise nitelikli dolandırıcılıktan kelam edebiliriz” diye konuştu.
‘ARAÇLARIN SATIŞI YAPILMIŞ’
Stokçuluk için verilen cezaların caydırıcı olmadığını belirten Abdullah İlkkahraman, “Bunlarla ilgili kabahat duyurusunda bulunduk. Alacak ve mağduriyetlerle ilgili tazminata ait davalar konusunda süreci devam ettiriyoruz. Firma olaydan 3-4 gün sonra ‘Bilgimiz dışında gelen para’ diye belirterek yatırılan fiyatları iade etmiştir. Yoldan geçen bir kişinin bir hesaba para yatırmasından kelam edemeyiz, zira burada araçlara özel verilen numarayla havale kelam hususudur. O vakit bize ‘Bu numaralı araçlar gelmedi, ne vakit geleceği muhakkak değil, üretimi ne vakit olacağı muhakkak değil’ denilmişse de öğrendiğimiz kadarıyla bu araçların satışı yapılmış” tabirlerini kullandı.
‘KAPORA ANA PARADAN EKSİLEN BİR MİKTARIDIR’
Satış için verilen kaporanın ana paranın bir ölçüsü olduğunu söyleyen Tüketiciler Birliği Antalya Şube Lideri Neşet Gündüz, “2020 yılındaki fiyat artışlarından sonra tüketici bir kapora verip mukavelesini yapıp aracın gelmesini bekliyordu. Bu süreç içerisinde rastgele bir eza yoktu. Fiyatlar yükselince tüketicinin kaporasına karşın bayiler ‘Biz bundan cayıyoruz ve kaporanızı iade ediyoruz’ diyor. Burada dikkat edilmesi gereken şey ise kapora ana paradan eksilen bir ölçüdür. Siz kapora verdiğiniz vakit Türk Borçlar Kanunu’na tabisiniz” diye konuştu.
‘ARACI VERMEK ZORUNDA’
DHA’nın haberine nazaran firmaların mukaveleyi tek taraflı bozamayacağını belirten Gündüz, “Karşı taraf bunu cayma bedeli olarak sav ediyorsa evvel bunu ispat etmekle yükümlüdür. İspat edemezse tüketiciye aracını vermek zorunda. Aracı vermezse tüketicinin burada tazminat davası açma hakkı doğar. Tüketiciler bu türlü bir olayla karşılaştıklarında ticaret vilayet müdürlüklerine şikayette bulunsun ve uzman bir avukattan tüzel takviye alsın. Firma mukaveleyi tek taraflı bozamaz. Tüketici bu türlü bir durumda bu aracı alır” dedi.
Kelam konusu firmanın yetkilileri ise hususla ilgili açıklama yapamayacaklarını belirtti. (HABER MERKEZİ)
Kaynak: Gazeteduvar
