İstanbul Ticaret Odası (İTO) Lideri Şekib Avdagiç, “Ticari kredi faizleri 19 ayın akabinde yine yüzde 21-23 bandına çıktı. Türkiye iktisadının potansiyeli, yüksek kur ya da yüksek faizden birini seçmeyi hak etmiyor. Hem yüksek kur hem de yüksek faizi birlikte yaşamayı ise hiç mi hiç hak etmiyor.” dedi.
Avdagiç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 5 aydır kurları düşürebilmek ismine 875 baz puanlık faiz artışı gerçekleştirildiğini hatırlatarak, “Bu, gerçek kesim için elbet ki epeyce ağır bir finansman bedeli demektir, finansman maliyetinin önemli boyuta ulaştığını gösterir.” tabirini kullandı.
Ticari kredi faizlerinin 19 ayın akabinde tekrar yüzde 21-23 bandına çıktığını belirten Avdagiç, Türkiye iktisadının potansiyelinin yüksek kur ya da yüksek faizden birini seçmeyi hak etmediğini dikkati çekti.
Türkiye iktisadının yüksek kur ve yüksek faizi birlikte yaşamayı ise hiç mi hiç hak etmediği değerlendirmesinde bulunan Avdagiç, “Unutmayalım ki, her artan faiz bir o kadar ticaret hacminden, yatırımdan yiyor.” sözünü kullandı.
Avdagiç, global piyasalarda dolar bazında artan fiyatlar sebebiyle hammadde temininde zorlanan iş dünyasının, artan faizler sebebiyle ek finansman kaynağı gereksinimi hissetmesinin istek edilen bir durum olmadığını tabir ederek, “Salgın sebebiyle hizmetler kesimi başta olmak üzere birçok kesimde aslında finansman problemi büyük. Beklentinin üzerindeki faiz artışı, oluşturulmaya çalışan istikrarlar üzerinde negatif tesir yapabilir. Yatırımcıların hareketleri ve talepleri karşısında kuyumcu terazisi hassaslığında davranmak gerekiyor.” yorumunu yaptı.
“Özel bölüm kısa çalışma ödeneğine ya da bunu ikame edecek bir varyanta muhtaçlık duyuyor”
Tek önceliğin fiyat istikrarı olmaması gerektiğini vurgulayarak, “Mutlaka ‘ekonominin genel istikrarı’ öncelik haline gelmeli. Enflasyonu düşmüş, ama iktisadı badirede olan bir tablo riskini alamayız. TCMB’nin faiz kararı kadar, ekonomik aktiviteyi gözetecek kararları da değerlidir. Ve alışılmış ki, fiili icraatı kadar da kelamlı yönlendirmesinin gücünün olması da değerlidir.” diyen Avdagiç, hükümetin salgın devrinde, firmaları, girişimcileri, çalışanları hayatta ve ayakta tutmak için değerli bir efor sarf ettiğini hatırlatarak İstanbul’da tüm işletmeleri ve İstanbulluları salgın ile gayrette kurallara çok daha sıkı uymaya davet etti.
Avdagiç, şunları kaydetti:
“Bugün de el birliği ile üretim ve ticaret kapasitemizi artırmak istikametindeki asli vazifemiz devam ediyor. Bununla birlikte hizmetler kesimimiz başta olmak üzere yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle gelir akımını kaybeden pek çok kesim var. Yeme-içme bölümümüzde olduğu üzere turizmde de salgın nedeniyle belirsizlikler sürüyor. Alınacak ek önlemler çalışma barışına katkı sağlayacaktır.
İşletmelerin düşük faizle ucuza kredi alabilecekleri, böylece işlerini koruyabilecekleri, münasebetiyle istihdamın ve vatandaşlarımızın gelirlerinin artacağı bir baz senaryoya ulaşmamızın vakit alacağını biliyoruz. Bu çerçevede, hükümetimizin gayelerinde bir sapmaya neden olmayacak biçimde, vatandaşımıza direkt gelir takviyesi dahil, virüsün verdiği tahribatı hafifletecek takviyeleri artırmamız gerekiyor. İstanbul’un rengi maviye dönene kadar özel kesimin Kısa Çalışma Ödeneği’nin ya da bunu ikame edecek yeni bir varyant dayanağa gereksinim duyduğu açıktır. Cumhurbaşkanımızın verilen dayanaklara ilaveten, işletmelerimizi koruyup kollayacak alternatif bir önlemi yürürlüğe koyacağına yürekten inanıyorum.”
