“Artık Geçinemiyoruz” diyerek bir günlük okullarda derse girmeyen Eğitim-İş’e bağlı öğretmenler meydanlardan ses yükselterek hükümete seslendi. Eğitim-İş sendikasına bağlı öğretmenler birçok vilayette ‘Maşımıza Yüzde 100 Artırım İstiyoruz’ yazılı pankart ile yaptıkları harekette hükümete taleplerini iletti.
Toplumun her alanında hissedilen ekonomik kriz ve artan hayat pahalılığı sebebiyle ‘Artık Geçinemiyoruz’ diyen öğretmenler bir günlük iş bırakarak okullarda derse girmedi.
Manisa’da bir gün boyunca derse girmeyerek iş bırakan Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş Manisa Şubesi’ne üye öğretmenler, meydanlara çıkarak hareket yaptı.
Manisa Şehzadeler ilçesi Cumhuriyet Meydanı’nda ‘Maşımıza Yüzde 100 Artırım İstiyoruz’ yazılı pankart ile hareket yapan öğretmenler hükümete seslendi.
“DÜNYA SEFALET ENDEKSİNDE 21.’NCİ SIRADAYIZ”
Aksiyonda konuşma yapan Eğitim-İş Manisa Şube Lideri Zeki Dirlikli, AKP iktidarının ekonomik krizin yükünü büsbütün işçilerin sırtına yıktığını, Türkiye’de gelir adaletsizliğinin had saflara çıktığını belirterek, kamu işçilerinin sefalete mahkum edildiğini lisana getirdi.
Birleşik Kamu-İş’in Aralık ayı araştırmasına nazaran Türkiye’de yoksulluk sonunun 13 bin 598 TL, açlık sonunun ise 4 bin 652 TL olduğunu belirten Dirlikli açıklamasında şu tabirlere yer verdi:
“Zengini daha varlıklı, işçileri ise daha fakir hale getiren bu eziyetten, eğitim işçileri de hissesini en ağır biçimde almıştır. Kelamda toplu mukavele görüşmelerinde kamu çalışanlarına reva görülen 2 yıllık artırımlar yıl bitmeden erimiş, enflasyon ve artan vergi dilimi ile kamu işçisinin alım gücü yerle bir edilmiştir.
Eğitim işçileri, daha ayın başında ayın sonunu kara kara düşünür hale gelmiştir. Büyük lider Atatürk’ün eğitimi, kalkınmayı, toplumsal ve ekonomik ilerlemeyi birbirinden ayırmadan var ettiği Türkiye, daha gencecik bir Cumhuriyet iken bile Avrupa ülkelerine parmak ısırtırken, artık tepetaklak haldeki iktisadıyla, Dünya Sefalet Endeksi’nde 156 ülke içinde 21. sırada yer almıştır. Bir günlük iş bırakarak, bizi sefalete sürükleyen iktidara ikaz niteliğinde bir ders vermek istedik.”
“ÖĞRETMENLİĞE PRANGA VURULMASINA MÜSAADE VERMEYECEĞİZ”
Açıklamasında öğretmenlerin ekonomik krizin yanında, keyfi disiplin uygulamaları, mobing, siyasi takımlaşma üzere sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu söyleyen Dirlikli konuşmasına şöyle devam etti:
“Bunlar yetmemiş üzere iş garantimizi ortadan kaldıracak, öğretmenler odasını bir sefer daha bölecek olduğu halde bize müjde üzere sunulmaya çalışan Öğretmenlik Meslek Kanunu ile karşı karşıyayız.
Bu bu türlü gitmez, gidemez. Bizim halimizi görmezden gelenlere, isyanımıza kulağını kapatanlara karşı üretimden gelen gücümüzü kullanacağız. Bugün dünyada Başöğretmen unvanı taşıyan bir önderin kurduğu tek ülke olan Cumhuriyetimizde, öğretmenlere ve öğretmenliğe pranga vurulmasına asla müsaade vermeyeceğiz.”
ÖĞRETMENLERİN TALEPLERİNİ SIRALADI
Eğitim-İş Şube Lideri Dirlikli açıklamasının son kısmında, öğretmenlerin yaşadığı meselelere tahlil bulunabilmesi için sendikanın taleplerini lisana getirerek şöyle konuştu:
“İnsanca yaşamak için tüm eğitim işçilerinin maaşlarına yüzde 100 artırım istiyoruz.
Sistematik ve hadsiz hücumlar altındaki meslek onurumuza tekrar kavuşmak istiyoruz. Tüm eğitim işçileri için takımlı, teminatlı çalışma ve insanca çalışma koşulları istiyoruz.
Eğitim çalışanlarının misyon tariflerinin yapılmasını, angarya çalışmaya son verilmesini istiyoruz. Atatürk’ün bize emanet ettiği yeni kuşaklar için laik, bilimsel, adil ve kamusal bir eğitim istiyoruz.”
ARTIRIM, KRİZ, YOKSULLUK
Eğitim İş Eskişehir Vilayet Örgütü tarafından AKP iktidarının ekonomik krizin yükünü büsbütün işçilerin sırtına yıkan, gelir adaletsizliğini derinleştiren ve fakirleşmeyi artıran siyasetler yürütmeye devam ettiklerini söyleyerek, bir günlük iş bırakma hareketi gerçekleştirdi.
Eğitim İş üyesi öğretmenler, ‘Zam, kriz, yoksulluk’, ‘Tükeniyoruz’, ‘Yandaşa değil, işçiye bütçe’, ‘Mustafa Kemal’in öğretmenleriyiz’ sloganları attı. Ağustos 2021’de yandaş sendikayla imzalanan kelamda toplu kontrat ile kamu işçilerinin ve emeklilerin geleceğine el konulduğunu, adeta sefalete mahkum edildiğini tabir eden Eğitim İş Eskişehir Şube Lideri Hüseyin Yurtman, hükümetin oluşturduğu bütçe ve cari açığın bedelinin milyonlarca işçiye KDV ve ÖTV olarak döndüğünü ve çarşıda pazarda kendini gösterdiğini söyledi.
SİYASİ İKTİDARI TEDBİRLER ALMAYA ÇAĞIRIYORUZ
2022 bütçesinden; memura, dar gelirliye, esnafa, çiftçiye, emekliye, emekçiye; vergi, artırım, açlık ve yoksulluk çıktığını belirten Yurtman,
“Türk Lirası süratle kıymet kaybederken kurdaki dalgalanmalar biz işçilerin belini uygunca bükmüştür. Bu karanlık ekonomik tablo karşısında, aylardır meydanlarda davette bulunuyoruz. ‘Zam, Kriz, Yoksulluk, Tükeniyoruz!’ diyerek peş peşe yapılan artırımları, yaşadığımız ekonomik kriz ve derin yoksulluğu haykırıp, siyasi iktidarı tedbirler almaya çağırıyoruz.
Fakat tüm bu davetlerimize ve taleplerimize karşılık verilmediği üzere her gün biraz daha fakirleşiyoruz, emeğimiz ucuzluyor. İnsan onuruna yaraşır bir hayat daha da imkansız hale gelmişken, AKP iktidarı yalnızca yandaşların özgür ve refah içinde olduğu bir ülke yaratmıştır” formunda konuştu.
TABLO AĞIRLAŞIYOR
Ülkedeki işsizlik oranının tavan yaptığını ve işsiz sayısının 7 milyon 870 bin şahsa ulaştığını kelamlarına ekleyen Yurtman şöyle konuştu:
“Büyük lider Atatürk’ün eğitimi, kalkınmayı, toplumsal ve ekonomik ilerlemeyi birbirinden ayırmadan var ettiği Türkiye, daha gencecik bir Cumhuriyet iken bile Avrupa ülkelerine parmak ısırtırken, artık tepetaklak haldeki iktisadıyla, Dünya Sefalet Endeksi’nde 156 ülke içinde 21. sırada yer almıştır.
İktidarın asgari fiyata yaptığı artırım da boş çıkmıştır. Marketlerdeki fiyatlar, yeni vergi artırımlarıyla birlikte asgari fiyatın artırımlı hali bile geçen sene tıpkı ayda sahip olduğu alım gücünden çok aşağıda kalmış, artırım şimdiden erimiştir. Bu erimeyi çeyrek altınla, dolarla anlatma safhasını çoktan geçtik.
Geçen yıl maaşıyla 7000 yumurta alabilen asgari fiyatlı artık fakat 3.700 yumurta alabilmektedir. Zengini daha varlıklı, işçileri ise daha fakir hale getiren bu eziyetten, eğitim işçileri de hissesini en ağır biçimde almıştır.
Kelamda toplu mukavele görüşmelerinde kamu çalışanlarına reva görülen 2 yıllık artırımlar yıl bitmeden erimiş, enflasyon ve artan vergi dilimi ile kamu işçisinin alım gücü yerle bir edilmiştir. Eğitim işçileri, daha ayın başında ayın sonunu kara kara düşünür hale gelmiştir. Üstelik bu tablo daha da ağırlaşıyor.”
YÜZDE 100 ARTIRIM İSTEDİLER
Eğitim İş üyesi öğretmenler Denizli’de de bir günlük iş bırakma aksiyonu yaptı. Kent genelinde 300 eğitim kurumunda misyonlu yaklaşık 2 bin 300 öğretmenin iş bıraktığı öğrenildi. Sendika üyelerinin bir kısmı Delikliçınar Meydanı’nda toplanarak basın açıklaması yaptı.
Eğitim İş Denizli Şubesi Lideri Namık Kemal Aydoğan meydanda yaptığı konuşmada öğretmen maaşlarına yüzde 100 artırım istediklerini belirtti.
Aydoğan, “Kablo daha da ağırlaşıyor. TÜİK ezbere bildiğimiz palavraları söylüyor. Açlık hududu 4 bin 652 liraya yükseldi. Tüketilmesi mecburî besinlere yüzde 100 artırım geldi. Beşere yaşamak için tüm eğitim işçilerinin maaşına yüzde 100 artırım istiyoruz” diye konuştu.
“MESLEK ONURUMUZ TAARRUZ ALTINDA”
Aydoğan, öğretmenlerin sistematik taarruzlar altında olduğunu tabir ederek, “Hadsiz hücumlar altındaki meslek onurumuza tekrar kavuşmak istiyoruz. Tüm eğitim işçileri için adaletli çalışma kaideleri istiyoruz. Eğitim çalışanlarının misyon tariflerinin yapılmasını, angarya çalışmaya son verilmesini istiyoruz” dedi.
Öğretmenler daha sonra davul zurna eşliğinde halay çekerek hareketlerini sürdürdü.
Kaynak: Sözcü
