Ogün Akkaya
ANKARA – Cumhuriyet mimarisinin ‘Tescilli Kültür Varlığı’ iken 2017’de yıkılan tarihi Vilayetler Bankası binası için hukuksal çabasını sürdüren Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Vilayetler Bankası memuru olan Şube İdare Konseyi Üyesi Ali Atakan’ın Diyarbakır’a sürgün edildiğini ve bu kararla ilgili hukukî süreci başlattıklarını duyurdu.
Vilayetler Bankası memuru ve Mimarlar Odası Ankara Şubesi İdare Konseyi üyesi olan Ali Atakan, Merkez Ankara’da bulunan Vilayetler Bankası binasının inşaat halinde olduğunu, memurların sıhhatsiz ve tehlikeli şartlarda çalışmaya devam ettiğini görüntüledi. Güvenlik çalışanlarının bu durum hakkında müdürleri bilgilendirmesi üzerine birebir gün Vilayetler Bankası’nın Diyarbakır’daki şubesinde çalışmak üzere görevlendirildi.
‘ÇALIŞANLARIN CAN GÜVENLİĞİ TEHLİKEDE’
Vilayet Bank Genel Müdürü Yusuf Büyük ve özel güvenlik vazifelisi hakkında cürüm duyurusunda bulunacaklarını belirten Mimarlar Odası Ankara Şubesi Tezcan Karakuş Candan, birebir vakitte devlet memuru olan Ali Atakan’ın fotoğraf ve görüntülerini çeken güvenlik görevlisini de yargıya taşıyacaklarını belirterek, Ankara Büyükşehir Belediyesi yetkililerinden de inşaat halinde olan Vilayetler Bankası binasının incelenmesini talep ederek şunları kaydetti:
“Bu asansörler çalışmıyor. Buranın iskanını, oturma müsaadesini verdiler mi? Şayet burası için bir oturma müsaadesi verildiyse Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bunu iptal etmesi gerekiyor. Buradaki çalışanların can güvenliği tehlikede. Bu bina şimdi tamamlanmadı. Süreksiz kabulü bile yok. Bir olaydan çok olay çıkaracak bir süreçle karşı karşıyayız. Yusuf Büyük kendince bize ileti gönderip ‘Bizimle uğraşmayın, sonu makus olur’ demesinin nedeni buymuş demek ki.”
‘MERKEZ ANKARA DEVASA BİR KENT SUÇU’
EGO otobüslerinin depolandığı hangarların olduğu 124 bin metrekarelik alanın Melih Gökçek devrinde yıkıldığını hatırlatan Tezcan, alanın Mayıs 2013’te TOKİ’ye satıldığını söyledi. TOKİ’nin daha sonra bu alanı Emlak Konut’a sattığını ve 2014 yılında ise yerin Emlak GYO tarafından Merkez Ankara projesi için ihaleye çıkarıldığını belirten Candan, projeyi “hem Anıtkabir’den hem de Ankara Kalesi’nden görünen devasa bir kent suçu” olarak tanımladı.
Çalışanların hâlâ Merkez Ankara bloklarında çalışmaya devam ettiğini belirten Karakuş, iş güvenliği açısından memurların inşaat halinde kamu hizmeti üretemeyeceğini söz etti. 10 çalışanın hayatını kaybettiği Torunlar Center’daki asansör kazasını hatırlatan Candan, Merkez Ankara’da yaşanacak muhtemel bir kaza için “Çalışanların burnu bile kanamış olsa bunun sorumluluğunu Yusuf Büyük kaldıramaz. İnsanları ve çalışanları kent hatası yerinde, inşaatı bitmemiş alanda kamu vazifesini yapmaya gönderiyor. Kendisi sıcak koltuğundan kalkmıyor” dedi.
‘İNŞAATI DEVAM EDEN BİR YERE NASIL 300 ÇALIŞAN GÖNDERİP İŞ ÜRETMESİNİ BEKLERSİNİZ’
Vilayetler Bankası’nın geçen yıl Merkez Ankara’dan iki blok satın aldığını, Macunköy Tesisleri’nin boşaltıldığını belirten Candan açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Macunköy’de çalışan memurları şimdi inşaatı tamamlanmamış Merkez Ankara’nın bloğuna taşıyorlar. Beşerde biraz vicdan olur. İnşaatı devam eden bir yere siz nasıl 300 çalışanınızı gönderip, iş üretmelerini beklersiniz. Şayet çalışanlarınızı gönderecekseniz Yusuf Büyük, evvel siz sıcak koltuğunuzdan kalkıp, sandalyede oturmayı göze alacaksınız ki bunu memurunuzdan isteyesiniz.”
Kaynak: Gazeteduvar
