Cihan Başakçıoğlu
İZMİR- Yaklaşık 54 Milyon toplumsal medya kullanıcısının bulunduğu Türkiye’de, 2015 yılından bu yana yoğunluklu olarak başlayan toplumsal medya soruşturmaları sürüyor. İzmir’de yaşayan üniversite öğrencisi Elif Yerlikaya hakkında toplumsal medya paylaşımlarından ötürü Türk Ceza Kanunu 301 ve 216’ıncı unsurları olan “Türkiye Cumhuriyeti Devletini, kurum ve organlarını alenen aşağılama” ve “halkı kin ve düşmanlığa sevk etme” savıyla soruşturma açıldı. Yerlikaya, İzmir Cumhuriyet Savcılığı tarafından tabire çağırıldı.
‘HOÇÇA ĞALIN BEN GİDİYOM’
Soruşturma belgesinde Yerlikaya’nın birçok paylaşımı cürüm ögesi olarak nitelenirken, soruşturmaya mevzu olan paylaşımlardan biri ise dikkat çekti.
“Hoçça ğalın ben gidiyom” capsleri paylaşım rekorları kırmıştı. 2016-2017 eğitim öğretim yılı açılışı hasebiyle periyodun Başbakanı Binali Yıldırım, Erzincan’da bir ilkokula yaptığı ziyarette tahtaya “2016-2017 egitim ögretim yılı güzel olsun” yazmış, Yıldırım’ın yazısı imla yanlışları nedeniyle gündem olmuştu. Tekrar Yıldırım’ın “ğ” kullanıma atfen toplumsal medyada yapılan “Hoçça ğalın ben gidiyom” capsleri de paylaşım rekorları kırmıştı.
Olayın üzerinden geçen 5 yılın akabinde bu yıl Eylül ayında Kıbrıs’a seyahat yapan Yerlikaya, havaalanında çektiği bir fotoğrafı toplumsal medyada paylaşarak üzerine “Hoçça ğalın ben gidiyom” yazdı. Yerlikaya’nın bu paylaşımı da hata kapsamında kıymetlendirilerek soruşturmaya mevzu oldu.
Elif Yerlikaya ‘SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM’
Gazete Duvar’a konuşan üniversite öğrencisi Yerlikaya, soruşturmaya ait şunları söyledi: “Sosyal medya paylaşımlarım nedeniyle hakkımda TCK 301 ve 216 ‘ıncı hususlardan soruşturma açıldı. Çok fazla tweet var ve kabahat teşkil eden hiçbir şey yok. Son periyotta Yurtsuzlar aksiyonlarına ait paylaştığım tweetler de var. Düşünün ki paylaştığım uçak biletine bile dava açmışlar, üzerine ‘Hoçça ğalın ben ğidiyom’ yazdığım için…”
Tabire çağırılma evresinde ise birçok zahmet yaşadığını lisana getiren Elif Yerlikaya, suçlamaları kabul etmediğini vurguladı. Yerlikaya yaşadığı süreci şu sözlerle anlattı; “Bir ülkenin eski başbakanının imla yanılgıları sonrası toplumsal medyada gündem olan ‘Hoçça ğalın ben gidiyom’ yazısını bir fotoğrafın üzerine yazdım diye soruşturma açıldı. Söze çağırmak için konuta kağıt göndermek yerine daha çok taciz ettiler. Meskene, okuluma polis gönderdiler. Bu da yetmezmiş üzere bana ulaşma talihleri varken avukatları, ailemi tek tek aradılar. Her şeyi kendilerine tehdit olarak görüyor, her tabirden rahatsız oluyorlar. Onların gözünde öylesine yazdığım bir tweet bile kabahat teşkil etti. Nerden, kime dava açsak diye bakıyorlar. Yani açık açık bu ülkede hiç kimse fikrini beyan edemez diyorlar.”
Kaynak: Gazeteduvar
