Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “İki haftalık yarıyıl tatilinden sonra da tıpkı kararlılıkla yüz yüze eğitime devam edeceğiz. En sık sorulan soru, ‘Acaba tatil uzayacak mı?’ O soruyu soranlara şöyle karşılık vermek istiyorum. Neden rastgele bir kapanma olacağı vakit birinci başlanılacak yerler okullardır? Neden kafeler, restoranlar, AVM’ler değildir?” dedi.
Türkiye Özel Okullar Derneği’nin 20’nci Klâsik Eğitim Sempozyumu, Antalya’nın Serik ilçesi Belek turizm bölgesindeki bir otelde, Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve eğitim dalı temsilcilerinin iştirakiyle başladı.
Bakan Mahmut Özer, 27-29 Ocak tarihlerinde ‘Eğitimin Dönüşümü’ temasıyla düzenlenen sempozyumun açılışında açıklamalarda bulundu. Bakanlık vazifesine başladığı 6 Ağustos’tan itibaren söylediği 3 değerli mevzuyu hatırlatan Bakan Özer,
“Birincisi bölüm teslim merasiminde, ‘Okulların yüz yüze açık kalması için covid salgınının sıfırlanmasını beklemeye tahammülümüz yoktur’ dedim. Sonrasında okulların birinci açılması ve en son kapatılması gereken yerler olduğuna değindim.
Giderek tonu artırarak da okulların açık kalmasının bir eğitim sıkıntısı olmadığını, ulusal güvenlik sıkıntısı olduğunu vurguladım ve Allah’a şükür, 6 Eylül’de başladığımız birinci devir serüvenimizi hiç kesintiye uğratmadan, haftada 5 gün tüm eğitim kademelerinde başarılı bir halde tamamlamanın memnunluğunu yaşıyorum” dedi.
ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİ KUTLADI
Okullarını özleyen öğrencilerin bu sürecin başarılı yürütülmesinde çok büyük katkı sağladığını belirten Bakan Özer,
“O çocuklarımız maske, ara, hijyene inanılmaz biçimde, beklentilerimizin çok ötesinde riayet etti. Çocuklarımızın okul ortamı, arkadaşları ve öğretmenlerini ne kadar özlediğini gösterdi.
Elbette bu sürecin kahramanları her vakit olduğu üzere öğretmenlerimizdi. Öğretmenlerimiz yaklaşık 5 ay maskeyle ders anlattı. Aşılanma oranlarında yalnızca Türkiye ortalamasının üzerinde değil, tüm gelişmiş ülkelerdeki öğretmenlerin üzerinde aşılanma oranına sahip.
Öğretmenleri maskeyle, büyük zorluklarla eğitimi sürdürme kararlılığından ve aşılanmayla hem kendi sıhhatlerini hem de okulların yüz yüze eğitime devam etmesindeki umut ve güvenirliği artırarak toplumda örnek teşkil ettikleri için kutluyorum” diye konuştu.
İKİNCİ PERİYOT YÜZ YÜZE EĞİTİM DEVAM EDECEK
İkinci periyodun başlangıcıyla ilgili salgına bağlı tatilin uzatılıp uzatılmayacağı istikametindeki tartışmalara da değinen Bakan Özer, şunları söyledi:
“İnşallah bu iki haftalık yarıyıl tatilinden sonra da tıpkı kararlıkla yüz yüze eğitime devam edeceğiz. En sık sorulan sorular, ‘Acaba tatil uzayacak mı?’ Ben de o soruyu soranlara şöyle yanıt vermek istiyorum.
Neden rastgele bir kapanma olacağı vakit birinci başlanılacak yerler okullardır? Neden kafeler, restoranlar, AVM’ler değildir? Bizler şayet 21’inci yüzyılda argümanlı bir ülke olmak istiyorsak, bölgesinde ve dünyada üretimiyle toplumsal barışıyla, demokrasi kültürüyle örnek teşkil eden bir ülke olmak istiyorsak beşeri sermayemize daima yatırım yapmak zorundayız. Eğitimde fırsat eşitliğini daima yükseltmek zorundayız.”
KRONİK PROBLEME KARŞI ÜÇ ANA BAŞLIK
Uzun yıllardır kronik bir sorun olarak nitelendirdiği okullar ortasındaki muvaffakiyet farklarını azaltmak için çalışmaların devam ettiğini de anlatan Bakan Özer, eğitimde fırsat eşitliğini artırmak için üç ana bahse tartı verildiğini söyledi.
Özer, “Birincisi, okul öncesine eğitime erişimi artırmak, ikincisi okulların imkan farklılığını azaltmak, üçüncüsü de bir eğitim sisteminin fakat öğretmenleri kadar başarılı olduğu gerçeğinden yola çıkarak, öğretmenlerimize çok taraflı mesleksel gelişimler için dayanak vermek. Bu üç gayeye ulaşmak için öncelikle okul öncesine 3 yaştaki okullaşma oranını yüzde 14’ten yüzde 50’ye, 4 yaştaki okullaşma oranını yüzde 35’lerden yüzde 70’e, 5 yaşta yüzde 78’lerden yüzde 100’e çıkarmayı hedefledik” diye konuştu.
BİNİ İSTANBUL’DA, 3 BİN YENİ ANAOKULU
2022 yılında Türkiye genelinde yeni anaokulu yatırım planlarını da açıklayan Ulusal Eğitim Bakanı Özer,
“Okul öncesi eğitime erişimde Türkiye’nin tüm noktalarında 81 ili, ilçelerinde bilhassa dezavantajlı bölgelerinde kapasiteyi azamiye çıkartmak, mümkün olduğu kadar okul dışı faktörlerin okula tesirini azaltmak için 2022 yılında 3 bin yeni anaokulu ve 40 bin yeni anasınıfı yapacağız.
Bunu yüklü olarak İstanbul’da gerçekleştireceğiz ve bin anaokulu yapacağız. İstanbul’daki sayılar çok çarpıcı, 157 devlet anaokulumuz var lakin bin 538 özel öğretim anaokulumuz var. Yani maddi imkanı yetersiz olan ailelerin okul öncesine eğitime erişimini artırmak için İstanbul’a çok daha fazla yatırım yapmamız gerekiyor” dedi.
100 MİLYON KİTAP GAYESİ
Kütüphanesi olmayan 16 bin 361 okula son 2 ayda kütüphane kazandırıldığını anlatan Bakan Özer, “57 bin 108 okulumuz var. Özel öğretim kurumlarıyla 71 bin 320 okulumuz hizmet veriyor. 2 ayda tüm okullarımızda 16 bin 361 kütüphane yaptık. Fiziki imkanı 10 metrekare yahut 3 metrekare yahut koridorlarda. 2022 yılı sonuna kadar kütüphanelerdeki kitap sayısı gayemiz 100 milyon. Okullarımızın imkan farklılıklarını azaltmak için büyük efor sarf edeceğiz” diye konuştu. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun da nihayete ermek üzere olduğunu açıklayan Özer, tüm paydaşların görüşü alınarak TBMM’ye sunulan tasarının şu an kurulda olduğunu, yakında yasalaşacağını anlattı. (DHA)
Kaynak: Sözcü
