Günlerdir Merkez Bankasında yaşanan kan değişimi ve bunun piyasa dinamikleri üzerinde yarattığı tahribatı konuşuyoruz. Geriye pek çok yanıtsız soru kaldığının, biraz sıkıcı olduğumuzun da farkındayım. Günaydın.
Dün Türk mali piyasaları bir nebze de olsun sakin bir günü geride bıraktı. Takdir edersiniz ki, hafta ortası sessizliğini bozan TCMB’nin yeni Lideri Kavcıoğlu, gerçek faizden (enflasyondan fazla faiz) kelam ederek enflasyonda kayda bedel bir düzgünleşme olana kadar mevcut sıkı para siyaseti duruşunu koruyacağını açıklaması, ateşi bir nebze de olsun durdurdu.
USDTRY kuru, dün sabah saatlerinde 8,35 düzeylerini test etmesi akabinde günün ikinci yarısında 8,25 düzeyine kadar geri çekildi. Tahminen de, ay sonu, hatta devir sonu olmasının da bu süreçte tesiri vardı. Fakat en azından kurdaki yükseliş dün durmuş oldu.
Anadolu haber ajansına nazaran, Anayasa Mahkemesi, HDP’nin kapatılması istemiyle açılan davayı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iade etti. Bu haber, dün USDTRY kurunun geri çekilmesinde bir ölçü da olsa tesir yaratmış olabilir. Lakin, iade etme kararı arkasında, eksiklik tespit edildiği ve bu kararın dava açılmama manasında yorumlanmaması gerektiğini düşünüyoruz.
Takdir edersiniz ki, piyasalar açısından en büyük testi, TCMB, 15 Nisan, tahminen de 6 Mayıs tarihinde düzenlenecek olağan PPK toplantısında verecektir. Gerek Kavcıoğlu’nun dünkü ‘şahin’ açıklamaları gerekse de kaleme alınacak siyaset metni bu süreçte yol haritası olacaktır.
Teknik bir bakış açısı ile, USDTRY kurunda 8,18 düzeyinin altında yaşanacak günlük bir kapanış, üst taraflı hareketin devamını bir nebze de olsun sorgulatacaktır. Lakin, TL’nin son yaşanan olaylardan sonra kulvar değiştirdiğini, tutunacak bir çapa eksikliğinde, muhtaçlığımız olan yabancı yatırımcıyı çekmede elimizin zayıfladığını da not etmek gerekiyor.
Borsa İstanbul Bankacılık (XBANK) endeksinde kan kaybı dün de devam etti. Endeks Mart ayını %22 paha kaybı ile tamamladı. XBANK’ın yavaş yavaş çok satım bölgesine geldiğini de not etmek gerekiyor! Alım için kenarda hazır bekliyoruz (bakınız grafik).
Türkiye’de dün yeni hadise sayısı 39bini aşarak rekor kırarken, Hindistan’dan sonra en fazla günlük hadise ile ikinci sıraya yerleşti. Test yapılan her 100 şahıstan 15 kişinin hasta olması düşündürücü! Türkiye’nin olay haritası kıpkırmızı olurken, pandemide Avrupa’dan da olumsuz sinyaller geldiğini görüyoruz. Fransa 4 hafta boyunca tam kapanma kararı aldı!
Dün ABD’de açıklanan makroekonomik bilgilerin kimi güçlü kimi zayıf gelmesi sonrası, doların bedel karı bir nebze de olsun duraksadı. Dolar endeksi ve ABD 10 yıllık tahvil faizleri hafif de olsa geri çekilirken, EUR/USD paritesi 1,1750 düzeyini altında süreç görmeye devam etti. EUR/USD 1,1750 düzeyinde EUR kısa, dolar uzun durumdayız. 1,1620 kar al; 1,1790 ziyan kes düzeyimiz.
Risk iştahının göstergesi olan ABD’nin Nasdaq borsası dün geceyi %1,5 yükselişle tamamladı. Biden’in artık trilyonları saymakta zorlandığımız yeni teşvik paketleri haliyle büyümeyi desteklediği için pay senedi piyasalarını da olumlu etkiliyor. Lakin, büyüme enflasyon demek ve piyasalar FED’den evvel doların piyasa faizini (10 yıllık tahvil getirisi) %1,75 düzeyine taşıdı bile. Enflasyon dertlerinin ivmelenmesi ve pay senedi temettü getirilerinin düşmeye devam emesi durumunda, faizlerini daha da üst giderek global risk iştahını ‘baltalama’ ihtimali göz arkası edilmemelidir.
Müsadenizle, bu noktada, değerli madenler için bir paragraf daha açmak isterim. FED’in bilanço büyüklüğü neredeyse son 1 senede %100 arttı. Likiditenin kulaklardan fışkırdığı, FED’in faiz yükseltmeyeceğini söylediği, enflasyon beklentilerinde yaşanan artış ve aşılanmaya karşın rekor kıran olay sayıları ve yine artan izolasyonlar daha hoş bir değerli maden tabanı (ortamı) hazırlayabilir mi? Pek çok varlık adeta balon üzere şişerken altının son 1 yılın (salgın öncesi düzeye) dönmesini açıklamakta zorluk çekiyorum!
Yılın ikinci çeyreğine piyasaların optimist bir görünüm ile başlıyor. Asya borsalarıda %1’i aşkın yükselişlere, ABD borsalarının vadeli süreçleri de daha küçük ölçüde eşlik ediyor. Mali piyasaların gündeminde bugün tüm dünyada açıklanacak imalat sanayi PMI bilgileri, içeride ise her hafta Perşembe günü olduğu üzere TCMB’nin haftalık bülteni ve İTO enflasyon verisi takip edilecek.
Reuters’in, Chainanalysis’e dayandırarak vermiş olduğu haberde, Ağbal’ın misyondan alındığı hafta sonunda, kripto para süreç hacminde ani bir yükseliş yaşanmış. Bir vakitler altın, gayrimenkul ve dolara yatırım yapan Türk insanı, zincire kripto paraları da eklemiş. Nereden bakarsak bakalım, son bir yılda Bitcoin Türk Lirası karşısında 10 kat kıymet kazandı! Bitcoin bu sabah 60 bin doların kıyısında süreç görmeye devam ediyor.
Archegos Capital’in dramatik erimesinin sonuçlarını yavaş yavaş su yüzüne çıkmaya başladı. Nomura ve Credit Suisse payları kolektif olarak 9 milyar dolar gerilediğini de not ederek bültenimizi bitirelim.
Ona bugün latife yapacağınıza, onu sevdiğinizi söyleyin. Haydi yap bir değişiklik!
Ø XAU vs FED Bilanço Büyüklüğü
Üstte da ayrıntılı değindiğim üzere, mevcut gelişmeleri, altın için epeyce uygun bir ‘zemin’ olarak ele alıyorum. Temel manada, tek kaygımız, tahvil faizlerinin daha doğrusu gerçek getirinin (enflasyon sonrası) kopup çok üstlere gitmesi. Şu anda o noktada değiliz. Altında yeni bir konumumuz yok ancak birinci fırsatta tekrar uzun durum almak için hazır bekliyoruz. FED’in bilançosu büyümeye devam ederken, altının bu sürece çok da kayıtsız kalamayacağını düşünüyoruz.
Ø XBANK
Borsa İstanbul Bankacılık Endeksi Mart ayını %22 kıymet kaybı ile tamamlayarak tekrar çok satım bölgesinin kıyısına kadar geldi. Alım için kenarda hazır bekliyoruz.
Kıbrıs İktisat Bankası bülteninden alıntıdır
Ak Yatırım ‘Hisse Teklif Portföyü’nü Güncelledi…
Ziraat Yatırım ‘Hisse Teklif Portföyü’nü Güncelledi…
Döviz ve alternatif varlıklar: Zelzele sürüyor
