AK Parti Küme Başkanvekili Cahit Özkan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, gündeme ait açıklamalarda bulundu.
Özkan, CHP, HDP ile YETERLİ Parti’nin dün ve bugün Meclis’te haftalık olağan toplantısını gerçekleştirdiğini söyledi
Özkan, “Partilerin genel liderleri her hafta esip gürlerken bu hafta, milletimizin vicdanını yaralayan ve ulusal Meclis çatısı altında faaliyet gösterip de dağda eli kanlı terör örgütleri mensuplarıyla bir arada poz veren, onların paçavralarını giyen kelamda milletvekili, teröristin sevgilisi hakkında rastgele bir açıklama yapmadılar. Şaşırdık mı? Elbette şaşırmadık” diye konuştu.
ÖZKAN’DAN UYGUN PARTİ’YE: NEREDE SİZİN MİLLİYETÇİLİĞİNİZ
AK Partili Özkan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde “DİAYDER referansıyla PKK ve FETÖ irtibatlı şahısların işe alındığı” savıyla ilgili yapılan soruşturmaya ait “Millet İttifakı’nın, ÂLÂ Parti’nin tek yanıtının olmadığını” savundu.
Özkan, CHP’nin tezkere oylamasında “hayır” oyu kullandığını hatırlatarak GÜZEL Parti’ye “Terörü kaynağında kurutmak için terör örgütleri her nerede bulunuyorsa başlarına doruklarına inmek için tezkere istediğimizde ortağınız terörle gayrete ‘hayır’ derken siz tek kellime söylediniz mi? Nerede sizin milliyetçiliğiniz, nerede sizin vatanseverliğiniz? Bu çerçevede, oturduğunuz koltuklarda HDP’nin sizden hesap soracağı şuuruyla hareket ediyorsunuz ve o endişe nedeniyle bugün terör örgütüne ve onun siyasi uzantısına karşı tek bir söz dahi etmiyorsunuz” dedi.
‘2018’DEN BERİ HER GÜN SEÇİM DİYENLER ADAYINIZ BELİRLİ Mİ?’
AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak adaylarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyleyen Özkan, “Adayımız aşikâr. Milletimizin sevgisini kazanmış, ülkemizi 2023’ün kutlu maksadına götüren Cumhurbaşkanımızın adaylığında 2023’e yürüyoruz fakat 2018’den beri her gün seçim de seçim diyenler, çıkıp da adayınızı belirlediniz mi? Bir bilgi verelim. O gelecek adayınızın hepinize zarfta bildirim edilen üst aklınızın adayı olacağını elbette biliyoruz” tabirlerini kullandı.
‘YURT DEĞİL ÖĞRENCİ EVİ’
Cahit Özkan, cemaat yurdunda kalan ve baskı gördüğünü söyleyerek intihar eden Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara’nın vefatına de değindi.
“Enes Kara, maalesef yaşadığı buhranlar sonucu hayatını kaybetmiştir. Böylesi acı olaylar üzerinden siyasi çıkar elde etmek gerçek değil ve kabulü mümkün değildir” diyen Özkan şöyle devam etti:
“Çok değişik toplumsal çevrelerin içerisinde de intiharlar olmuştur. Biz devlet olarak bu noktada gençlerimizin vücut ve ruh sıhhati için elimizden gelen seferberliği ortaya koyacağız. Enes Kara’nın kalmış olduğu yerin bir yurt olmadığı malumdur. Mesken statüsünde, öğrencilerin bir ortaya gelerek oluşturduğu yer; kalmak için o da müdahil olmuş. Yani bakanlığa bağlı bir yurt dediğimiz de zati bakanlık bütün yurtların yasalar ve yönetmelikler çerçevesinde maddi ve fiziki standartları taşıyıp taşımadığını inceliyor. Burada olayın gerçekleştiği yer bir yurt değil. Gençlerimizin hür iradeleriyle açmış olduğu öğrenci meskeni olduğunu görüyoruz.”
‘EVLERİ DENETLERSENİZ DEMOKRATİK BEDELLERE NE KADAR ZİYAN VERİRSİNİZ?’
Cemaat konutlarının denetlenmesine yönelik soru üzerine Özkan, “Türkiye, demokratik hukuk devletidir. Siz, ‘Bir denetleme yapıyoruz, diyerek insanların konutlarıyla ilgili araştırma yapıyoruz’ derseniz bunun ucu nereye kadar varacaktır?” dedi.
“Acele karar vermenin demokrasiyle bağdaşmayacağını” söyleyen “Dünyanın bütün gelişmiş demokrasilerinde malum olduğu üzere öğrenciler bir ortaya gelerek meskene çıkabilmektedirler. Lakin ‘denetim’ dediğimiz vakit bir öğrencinin açtığı meskeni inceleyecek olursak sanki demokratik bedellerine, dokusuna ne kadar ziyan veririz? Buna da uygun bakmamız lazım. Böylesi bir olayın vahametiyle ivedilikle karar vermek de demokrasimizle bağdaşmaz” biçiminde konuştu. (ANKARA/DHA)
Kaynak: Gazeteduvar
