İZMİR- Birinci olarak kasım ayının ortalarında Güney Afrika’da tespit edilen korona virüsünün ‘Omicron varyantı’ vakitle 50’ye yakın ülkede görüldü. Yeni varyant sonrası Avrupa Birliği ülkeleri, epey bulaşıcı olduğu belirtilen Omicron nedeniyle ortalarında Güney Afrika’nın da bulunduğu 7 ülkeye uçuş yasağı uygulanması konusunda anlaşmış, Türkiye’den de kimi ülkelere uçuş yasağı getirilerek, gerekli önlemlerin alındığı açıklanmıştı.
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, dün akşam yaptığı açıklamada Omicron varyantının Türkiye’de de 6 şahısta görüldüğünü olayların 5’inin İzmir’de, 1’inin ise İstanbul’da olduğunu belirtti.
Avrupa Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezi’nin (ECDC) Omicron varyantının birkaç ay içerisinde hadiselerin yüzde 50’sinden sorumlu hale gelebileceği iddiasında bulunduğunu hatırlatan İzmir Tabip Odası Lideri Opr. Dr. Lütfi Çamlı, Gazete Duvar’a yaptığı değerlendirmede, Türkiye’de görülen hadiselerin pek de beklenmeyen bir durum olmadığını belirtti.
‘NÜFUSLARINI 4-5 SEFER AŞILASALAR BİLE HİÇBİR ÜLKE İNANÇTA DEĞİL’
Omicron varyantının yaklaşık 50 mutasyon taşıdığını belirten Çamlı, bu mutasyonlardan 26 adedinin daha evvelki varyantların hiçbirinde görülmediğini söyleyerek, “Çok fazla mutasyon içeriyor olması her vakit makûs değil, bazen düzgün sonuçlara da yol açabilir. Bu yeni varyantların aşılamanın nispeten düşük olduğu ülkelerde ortaya çıkması bir sefer daha gösterdi ki dünya üzerinde aşılamada adaletsizlikler sürdükçe, tüm dünyada aktif bir toplumsal bağışıklığa ulaşılamadıkça, nüfuslarını 4-5 kez aşılasalar bile hiçbir ülke inançta olamayacak. Global meseleye global tahlil gerekiyor” tabirlerini kullandı.
‘İLK İZLENİMLERE NAZARAN KLİNİK SEYRİ DAHA HAFİF SEYREDİYOR’
Omicron varyantının klinik seyri, bulaşıcılığı ve bağışıklıktan kaçabilme yeteneği bahislerindeki bilgilerin şimdi epey kısıtlı olduğuna dikkat çeken Çamlı, şöyle devam etti:
“Şu andaki bilgilerle kesin yargıda bulunmak pek mümkün gözükmüyor. Bilim beşerlerine nazaran birinci izlenimler bulaş suratının delta varyantına nazaran çok daha yüksek, 6 kata kadar daha bulaşıcı olabildiği düşünülmekle birlikte klinik seyrinin daha hafif seyrettiği halinde. Ayrıyeten ağır bakım ihtiyacının delta varyantına nazaran daha düşük seyrettiği görülmekte. Bilebildiğim kadarıyla şu ana kadar Omicron varyantına bağlı mevt bildirimi olmadı. Güney Afrika’dan gelen birinci hudutlu sayıda bilgi, yeni varyantın ağır yorgunluk yaptığı lakin ateş, koku kaybı, tat kaybı üzere bulgulara çok rastlanılmadığı istikametinde. Yeniden birinci gelen klinik datalar, hasta sayısında artış olduğunu lakin hastaneye yatışlarda artış olmadığına da işaret ediyor.”
‘VİRÜS ÇOĞALMAYA DEVAM EDERSE YENİ VARYANTLARA YOL AÇABİLİR’
Olay sayılarının artmaması için eksik aşıların tamamlanması ve önlemlere ahengin toplum sıhhati açısından daha da değer kazanacağına dikkati çeken Çamlı, son olarak şunları söyledi:
“Geçtiğimiz günlerde Dünya Sıhhat Örgütü yetkilileri, Omicron varyantının aşı muhafazalarından büsbütün kaçmasının ‘çok düşük bir ihtimal’ olduğunu belirttiler. Lakin bu bahiste ek araştırmalara, çalışmalara ihtiyaç var. Ön değerlendirmelere nazaran Omicron varyantı aşılar yahut geçirilmiş hastalıklar ile oluşan antikorlara daha sağlam lakin aşılar büsbütün etkisiz görünmüyor. 2 doz mRNA aşısının ya da Covid-19 geçirip aşı olanların ağır hastalıktan korunacağı düşünülüyor. Güney Afrika’da yapılan bir tahlilde hastaneye yatan Omicron varyantı olgularının yüzde 87 sinin aşısızların oluşturduğu açıklanmıştı. Bu yeni varyanta karşı vatandaşlar olarak maske-mesafe-hijyen kuralına sıkı bir biçimde uymak, kapalı alanlardan uzak durmak, zarurî ise kesinlikle güzel havalanmasını sağlamak çok kıymetli. Aşı olmak, eksikse tamamlamak toplum sıhhati açısından en kıymetli sorumluluğumuz. Salgının denetim altına alınamaması, virüsün çoğalmaya devam etmesi, yeni mutasyonlara ve tahminen de çok daha tehlikeli yeni varyantlara yol açabileceğini unutmayalım.”
Kaynak: Gazeteduvar
