DİYARBAKIR – KESK’in Diyarbakır’da düzenlemek istediği “Geçinemiyoruz” mitingi, yağmur pürüzüne takılacak mıydı? Yağmur gece başlamıştı ve orta ara şiddetlenerek yağmaya devam etmişti. Diyarbakırlıların yağmurdan yana bir şikayeti yoktu elbette. Tam bilakis, sonbaharda yağması beklenen yağmur, Aralık ayında da yağmamıştı. Kuraklık tasası bir yana, yağmur özlenen bir tabiat olayı olmuştu bile denilebilir.
Miting 13.30’da yapılacaktı. Tertip komitesi mitingi saatinde yapma konusunda kararlıydı. Bu nedenle “Miting iptal edilecek mi?” sorusuna, “Hayır” halinde yanıt verildi. Korkulan olmadı, miting saatinde başladı ve miting boyunca yağmur yağmadı.
‘İNCE ARAMA’ UZUN SÜRDÜ
Emek örgütleri, siyasi partiler ve dernekler kortej oluşturarak mitingin düzenleneceği İstasyon Caddesi’ne geldiler. Polis üç denetim noktası oluşturmuştu. Birinde kimliklere bakıp şöyle bir üst araması yapılıyordu. Birinde HES denetimi ve nihayet sonuncuda ‘ince arama’ yapılıyordu.
‘İnce arama’ yapan polisler kalem, dezenfektan, su ve çakmak üzere muhtaçlık materyallerini alandan içeri almıyordu. “Gazeteciyim” demenin bir yararı yoktu, polis o kalemi yan tarafta duran kutuya attıracaktı. İtiraz edecek oldum lakin bu, ince aramanın uzamasından diğer bir işe yaramadı. Kortejin alana girmesi de bu yüzden uzun sürdü.
ERZURUMLU İŞÇİLERLE KONUŞAMAMAK
Emek örgütleri ve siyasi partiler sırasıyla alana girdi. Hatırı sayılır bir kalabalık birikiyordu. Alana giren kümeler, miting akışını sağlayan sunucular tarafından Kürtçe ve Türkçe anons ediliyordu.
Bu anonslardan biri şaşırtıcıydı, en azından benim için. Anonsa nazaran Erzurum’dan da işçiler mitinge katılıyordu. Erzurum’dan gelen işçiler beni şaşırtmıştı zira Diyarbakır’da daha evvel de bölge mitingleri yapılmıştı ve hafızam yanıltmıyorsa Erzurum’dan iştirak olmamıştı. Kim bilir Erzurum’da hangi dertlerle baş ederek emek gayreti veriyorlardı ve birinci defa Diyarbakır’da bir mitinge katılıyorlardı?
Erzurum’dan iştirak, mitingin hiç değilse evvelki yıllara nazaran daha kalabalık olacağına dair ipucu da veriyordu. Hakikaten sahne gerisinde konuşma sıralarını bekleyen emek örgütü temsilcileri de tıpkı fikirdeydi. Mesela 2018’de düzenlenen bölge mitingine nazaran iştirakin epey yüksek olduğunu onlar da lisana getirdiler.
‘HÜKÜMET İSTİFA’ SLOGANINA SANSÜR
Emek örgütleri ve siyasi partiler taleplerini lisana getiren pankartlarla alana girerken sık sık “Hükümet istifa” sloganı attılar. Polisten bir ikaz, bir engellemeyle karşılaştıklarını görmedim. Lakin sıra konuşmalar yapılırken atılan “Hükümet istifa” sloganı müzik sesiyle engellenmek istendi.
KESK Eş Genel Lideri Şükran Kablan Yeşil, konuşmasını yaparken bu engellemeye dikkat çekti. Yeşil, “Hükümet istifa sloganı atılırken müziğin sesini açıyorlar” dedi ve sahneden “Hükümet istifa” sloganına eşlik etti.
‘KRİZİN TEMELİNDE SİYASAL SIKINTILAR VAR’
Mardin Eğitim Sen Şube Eşbaşkanı Mustafa Bozan’la miting alanında karşılaştık. Ekonomik krize dikkat çeken Bozan, maaş artışlarının enflasyon karşısında yetersiz kaldığını söyledi. Bozan, alanda konuştuğumuz başka işçilerle tıpkı kanıyı şöyle paylaştı:
“Ekonomik kriz bürün işçileri sıkıntı durumda bıraktı. ‘Geçinemiyoruz’ demek için mitinge katıldık. Lakin ekonomik meselelerin temelinde toplumsal ve siyasal problemlerin olduğunu da biliyoruz. Buna itirazımızı göstermek için bölgedeki bütün işçilerle buradayız.”
Mardin Eğitim Sen Şube Eşbaşkanı Mustafa Bozan ‘SESİMİZİ ANKARA’YA DUYURDUK’
Konuşmalar devam ederken meydandan sloganlar yükseldi, halaylar çekildi. Polisler tekrar harika tedbirler almıştı.
Konuşmaların sonunda Metin Kahraman sevilen müziklerini seslendirdi. Birkaçı hariç, bayanlar göz alıcı klasik Kürt kıyafetlerini giymemişti. “Geçinemiyoruz” mitinginin evvelki mitinglerden tek farkı da buydu güya.
Bir de şu: Her mitingde polisin topladığı çakmaklar bir kutuya konuluyor. Miting sonrası çocuklar ‘yağmalıyor’ kutuyu’. Bu kere, miting alanına girerken çakmağını bırakmak zorunda kalanlar kutudan çakmak bulmaya çalışıyordu. Üstünde Amedspor amblemi olan bir çakmak almıştım birkaç gün evvel. Çakmak 10 liraydı ve bu fiyat, insanların neden kutuya attıkları çakmağı aradığını anlaşılır kılıyordu.
Miting dağılırken yağmur sonrasının hoş güneşi bulutların ortasından gösterdi kendisini. Bununla birlikte hava soğumuştu. Ancak mitinge katılanların yüzünde, “Sesimizi Ankara’ya duyurduk” memnuniyeti okunuyordu.
Kaynak: Gazeteduvar
