ABD’deki Michigan Üniversitesi’nde yapılan yeni araştırmalar, ‘erkekler ağlamaz’ tezini çökertti. Bilim insanları, erkeklerin de en az bayanlar kadar ‘duygu değişimi’ yaşadığını ve olumsuz durumlardan etkilendiğini ortaya çıkardı.
Hollywood sinemaları, romantik romanlar ve müzikler bugüne kadar daima bayanları daha duygusal gösterse de yapılan yeni araştırmalara nazaran aslında bu yanlışsız değil …
Bu, duygusal bir sürat treninde olma, ruh hali değişimlerine ve gözyaşlarına meyilli olma konusundaki algılar genelde bayanları işaret ederken, yeni bir araştırma, gerçekte bayanların erkeklerden daha fazla duygusal iniş çıkışları olmadığını ortaya koydu.
ABD’de yer alan Michigan Üniversitesi’nde yapılan incelemeler sırasında iki ay boyunca 142 bayan ve erkek izlendi. Her iki cinsiyetten de her günün sonunda bir anket yanıtlamaları istendi.
BAYANLARLA BENZERİ HİS DEĞİŞİMLERİ
Denekler, heyecan ve kararlılık üzere olumlu his seviyelerini ve üzgün, hudutlu olmak üzere olumsuz his seviyelerini değerlendirdiler.
Araştırmaya nazaran, 75 gün boyunca erkeklerin hisleri da en az kadınlarınki kadar değişiklik gösterirken, olumsuz hisleri da çokça deneyimledikleri belirlendi.
Bayanların hormonlarının ruh hali değişimlerini etkileyip etkilemediğini görmek için, çalışma, hormonal dalgalanmaları azalttığı bilinen hap kullananları, kullanmayanlarla karşılaştırdı ve yeniden büyük bir fark bulamadı.
EMSAL DUYGUSAL SÜREÇLER
Araştırmanın kıdemli müellifi Michigan Üniversitesi’nden Adriene Beltz bahisle ilgili yaptığı açıklamada “Hormonların ötesinde birçok faktörün insanların hislerini etkileyebileceğine dair ispatlar var, örneğin uykusuzluk, karşı cinsle etkileşim, hava, spor yapmak ve hüzünlü bir sinema izlemek de bunlara dahil” dedi.
Beltz, bayanların yaşadığı ‘iniş çıkış’lı hislerin erkeklerde de olduğunu belirterek, her iki cinsin de emsal duygusal süreçleri yaşadığını vurguladı.
Kaynak: Sözcü
