Diyabet ve korona virüs

Diyabet (Şeker hastalığı), vücutta pankreas bezinden salgılanan insülinin, çeşitli sebeplerle, yeterli miktarda kullanılamaması durumu ya da insülin yapımındaki yetersizlik sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Hastalarda kısa dönemde değil uzun dönemde problemler ortaya çıkar yani kronik bir hastalıktır. Kronik hastalıklar uzum dönemde kişinin vücudunda olumsuz etkilere yol açar ve çeşitli hastalıklara yakalanma durumu daha da kolaylaşır.

Bağışıklık sistemi zayıf olan ileri yaştaki diyabetliler özellikle pnömoni veya bronşit gibi ciddi solunum yolu hastalığına neden olabilecek virüslerle oluşan enfeksiyonlara daha da açıktır.

Son günlerde tüm dünyanın gündemine oturan Korona virüsler (Corona Virus, CoV), soğuk algınlığından zatürre gibi daha ciddi hastalıklara neden olabilen büyük bir virüs ailesidir. Çin’in Vuhan şehrinde 31 Aralık 2019’da sebebi bilinmeyen pnömoni (zatürre) vakalarıyla kendini göstermiştir. Bu hastalarda tespit edilen virüs, daha önce insanlarda tespit edilmemiş “yeni Korona virüs (2019-nCoV)” olarak tanımlanmıştır. Daha sonra 2019-nCoV hastalığının adı COVID-19 olarak kabul edilmiştir.

Hastalık esas olarak damlacık yoluyla (öksürme vehapşırma yoluyla ortaya saçılan damlacıklarla) bulaşmaktadır

Virüs, hastaların bulaştırdığı yüzeylerden (eller ile göz, ağız, burun mukozasına temasla) bulaşabilir

Hastalık belirtisi olmayan kişilerin solunum yolu salgılarında virüs tespit edilebilmekte, ancak esas bulaşma, hasta bireylerden olmaktadır.

Hastalık belirtileri; ateş, öksürük ve solunum güçlüğü vb. solunum belirtileri,

Daha ciddi vakalarda; zatürre, ağır akut solunum yolu enfeksiyonu, böbrek yetmezliği ve hatta ölüm

Şikayetlerin başlamasından 14 gün önce Korona virüslü hastayla temas ya da yurt dışından gelme öyküsü varsa belirtilerin takibi açısından çok dikkatli olunmalıdır.

Önleme için söylenebilecek en önemli tedbirler; ellerin ve yüzün sabunla yıkanması ya da duş alınması, dışarıdan gelen kişilerin kirli elbiselerinin belirli bir yerde toplanması ve yıkanması, ağız ve burnu içine alacak maske kullanılması olarak sıralanabilir.

Şu unutulmamalıdır; 65 yaş üstü bireyler, kronik hastalığı olanlar (şeker hastalığı, kalp hastalığı, kanser tedavisi görenler, tansiyon yüksekliği ve uzun süredir herhangi bir hastalık sebebiyle ilaç kullanmak zorunda kalanlar) “evde kalma tedbirleri”ne uymalıdır. Çünkü bu hastaların hastalığa yakalanma riski yukarıda da belirttiğimiz gibi diğer tüm bireylere göre çok daha yüksektir.

Korona virüsüne karşı alınabilecek önlemler için Sağlık Bakanlığının hazırladığı https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/covid19 adresi ziyaret edilebilir. Bu adreste yayımlanan ilgili yönerge ve tedbirlere uymak hepimizin vatandaşlık görevidir. Eğer hastalık belirtileri gösterdiğinizi düşünüyorsanız, Sağlık Bakanlığının oluşturduğu “Alo 184 Korona Virüsü Danışma Hattı”nı arayarak bilgi alabilirsiniz.

Yetkili makamlardan gelecek bilgileri sosyal medya vb iletişim araçlarıyla yakından takip ederek, sıkıntıları aşana kadar EVDE KAL TÜRKİYEM!

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.