Ogün Akkaya
ANKARA – Ankara’nın Keçiören ilçesinde ikamet eden IŞİD şüphelisinin meskenine 24 Şubat tarihinde yapılan baskında, Deep Web (Derin İnternet) üzerinden satışa çıkarılan kız çocuğu kurtarıldı. TEM ve MİT’in operasyonu ile kurtarılan yedi yaşındaki Ezidi kız çocuğu, Aile ve Toplumsal Siyasetler Bakanlığı’na teslim edildi.
Ortalarında Çağdaş Hukukçular Derneği, Demokrasi İçin Hukukçular, İnsan Hakları Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği ve Toplumsal Hukuk’un olduğu hukuk kurumları ve avukatlar, kız çocuğunu kaçıran ve internet üzerinden satan şüpheliler hakkında yaptıkları cürüm duyurusunu Mülkiyeliler Birliği’nde düzenledikleri basın açıklamasıyla kamuoyu ile paylaştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan kabahat duyurusunda şüphelilere, “İnsanlığa karşı kabahat ve insan ticareti suçları” istikametinden soruşturma yürütülmesi talep edildi.
‘KIZ ÇOCUĞUNA KARŞI İŞLEDİKLERİ CÜRÜMLERE DAİR HİÇBİR SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMA YÜRÜTÜLMEDİ’
Basın açıklamasını okuyan Avukat Çiğdem Kozan, evrakta yer alan emniyet raporunda kız çocuğunun kurtarılmadan evvel istismara uğradığı bilgisinin yer aldığını, buna karşın bu mevzuda bir araştırma yapılmadığını söyledi. Evraktaki bireylere yalnızca örgüt üyeliği suçlaması yöneltildiğini belirten Kozan, şahıslar hakkında mağdur kız çocuğuna yönelik fiilleri sebebiyle soruşturma yürütülmediğini belirterek şunları kaydetti:
“Oysa kız çocuğunun polis ve istihbarat grupları tarafından hücre konutu lideri ile kurtarılması bir basın bildirisi ve görüntü manzaraları ile kamuoyuna duyurulmuştur. Evrak kapsamı incelendiğinde ise bu taraflı bir araştırma ve soruşturmanın yapılmadığı, şahısların üst seviye yönetici olduğuna dair emniyet tutanağı bulunmasına karşın yöneticilik değil üyelik ile yargılandıkları ve en değerlisi kaçırılan kız çocuğuna karşı işledikleri hatalara dair hiçbir soruşturma ve kovuşturma yürütülmediği görülmektedir.”
‘ŞÜPHELİLER İSİMLİ DENETİM OLMAKSIZIN TUTUKSUZ YARGILANIYOR’
Kız çocuğunun derin internet üzerinden satılmasının ve öncesindeki birçok örneğin IŞİD üyeleri tarafından Ezidi kız çocukları ve bayanlara yönelik sistematik bir hata varlığına işaret ettiğini söyleyen Kozan, bu durumun tıpkı vakitte cezasızlığın sonuçlarını da gösterdiğini belirtti.
Gözaltına alınan şüphelilere yalnızca silahlı terör örgütüne üye olma suçlamasıyla dava açıldığını ve şüphelilerin isimli denetim dahi olmaksızın tutuksuz olarak yargılandığını belirten Kozan, “Bu bireylerin işledikleri cürümlerin tam da Türk Ceza Kanunu unsur 80 ve 77’de belirtilen saiklerle işlendiklerini ortaya koymaktadır. Bu bayan ve kız çocuklarının Ezidi olmasından dolayı köleleştirilmesi, hürriyetlerinden alıkonulması kelam konusudur” dedi.
Kaynak: Gazeteduvar
