Konya’da yaşayan Dedeoğulları ailesi, 30 Temmuz 2021 tarihinde silahlı akına uğradı. Birebir aileden yedi kişinin öldüğü hücum öncesi davası Konya 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada çıkan arbede sonrası orta verilen duruşmaya, yalnızca milletvekilleri, taraf avukatları ve gazeteciler alındı.
DURUŞMAYA 7 SANIK KATILDI
Davada tutuklu Lüfti Keleş, yeğeni Ali Keleş ile tutuksuz eşi Ayşe Keleş, oğlu Ali Keleş, kardeşi Veli Keleş, yeğeni İbrahim Keleş, akrabası Yahya Çalık, Ali Çalık ve Ramazan Çalık ‘kasten yaralama’, ‘silahla taammüden yaralama’ ve ‘konut dokunulmazlığını ihlal’ hatalarından hakim önüne çıktı. Konferans salonunda gerçekleşen duruşmaya, tutuklu sanıklar SEGBİS metoduyla katılırken, öteki 7 sanık da salonda hazır bulundu. Öldürülen Dedeoğulları ailesinde atağın olduğu gün yaşadığı İngiltere’ye gitmek için yola çıkan ve tek sağ kalan kişi olan oğlu Çetin Dedeoğulları ile yakınları da duruşmayı salonda izledi.
‘KAVGA 5 DAKİKA SÜRDÜ’
Duruşmada sanıkların kimlik tespiti yapıldıktan sonra savunmalarına geçildi. Sanıklardan Ali Keleş (24) savunmasında atak öncesinde mayıs ayında yaşanan hengame olayını şöyle anlattı: ”Arife günü amcam Lütfi Keleş’in konutuna gittim. İftardan sonra sigara içmek için konutun önüne çıktık. Barış Dedeoğulları gözümüze ışık tuttu. Biz uyardıktan sonra küfretmeye başladı. Yeniden uyardık lakin devam etti. Üzerimize yanlışsız yürüdü. Daha sonra Dedeoğulları ailesinden çıkanlar oldu ve bize saldırdı. Amcam Lütfi Keleş sesler üzerine dışarı çıktı. Akabinde yengem geldi ve onları darbetmeye başladılar. Bana birinci Barış vurdu. Daha sonra 1 el silah sesi duyduk. Kimin ateş ettiğini görmedim. Yalnızca Yaşar Dedeoğulları’nın ‘Hepinizi öldüreceğim’ dediğini duydum. Elinde tüfek vardı.”
Lütfi Keleş de arbedeyi ayırmak için çıktığını öne sürerek, “İftardan sonra çay içiyorduk. Çocuklar çayı alarak dışarı çıktılar. 15-20 dakika sonra sesler gelmeye başladı. Dışarı çıktık. Birbirlerine bağırarak küfürler ediyorlardı. Daha sonra hengame çıktı. Ben ayırmaya gittim. Ben de yumruk yiyince, Serpil’in elindeki sopayı alıp, ben de onlara vurdum. Hengame 5 dakika lakin sürdü” diye konuştu.
Ali Çalık, “Ben olay yerine sonra gittim. Polis ve ambulans vardı. Hengame etmeye gitmedim” dedi. Ayşe Keleş de savunmasında, “10 gün evvelki olayda ben vardım. O olayda şikayetçi olan taraf bendim. O günden bugüne hiç arbede olmadı. Olay günü de dışarıda seslere çıktım. Evvel eşim, sonra ben olay yerine gittim. Ayırmaya çalışırken Serap başıma vurdu. Eşim de beni korumak için savundu. Ben o sırada hâlâ ayırmaya çalışıyordum. Daha sonra hengame ayrıldı” diye konuştu.
MAHKEMEDE HENGAME ÇIKTI
Yahya Çalık, ”O gün beni arayan olmadı. Benim tarlam Dedeoğulları ve Keleş ailesinin meskenine 1 kilometre uzaklıktadır. Ben günde 5-6 sefer tarlama gitmek için meskenlerinin önünden geçiyordum. Tarlama gidecek öteki da yol yok. O akşam saat 21.30 üzere tarlama suyu kapatmak için gittiğimde, kalabalık olduğunu gördüm. Yoldan geçemediğim için otomobilden aşağı indim. ‘Ne oluyor kardeşim’ diye seslendim. Daha sonra bana da saldırdılar fakat kimin saldırdığını bilmiyorum” dedi. Yahya Çalık, savunmasına devam ettiği sırada Çetin Dedeoğulları ayağa kalkıp, “Senin Ayşe Keleş ile ilgini biliyoruz” diye bağırdı. Bu sırada Dedeoğulları ailesinin öbür yakınları da reaksiyon gösterdi. Ortalarından kimileri sanıklara ellerindeki plastik su şişelerini fırlattı ve saldırmak istedi. Polis de müdahale edince salonda tansiyon yaşandı. Sanıklar salondan çıkarıldı. Dedeoğulları’nın yakınları da adliyeden uzaklaştırıldı.
DURUŞMANIN ERTELENMESİ TALEP EDİLDİ
Duruşmada kelam alan Dedeoğulları ailesinin avukatları, Çetin Dedeoğulları’nın duruşmaya alınmamasını kabul etmediklerini belirterek, bu haliyle yapılması durumunda duruşmanın ertelenmesi talebinde bulundu. Mahkeme lideri, SEGBİS kayıtlarında ve mahkemenin aldığı kayıtlara nazaran, olayın müşteki Çetin Dedeoğulları’yla başladığı ve devam ettiği, bu haliyle müşteki vekilinin Çetin Dedeoğulları’nın duruşma salonuna alınması tarafındaki talebinin reddine karar verdi. Dava avukatlarından Sebahat Gençtarih, “Tarafların yokluğunda yargılamayı sürdürmeyi planlıyorsunuz, bu hakikat değildir. Deniz Poyraz davasında da birebir gerginlik yaşandı fakat sonrasında mahkeme lideri herkesi salona aldı. Ailenin kalan tek ferdinin burada bulunma talebi var” dedi. Gençtarih, aksi durumda duruşmanın ertelenmesini talep etti. Argüman makamı duruşmanın kapalı görülmesi kararı verilmesini istedi.
Dava avukatlarından Atila Kart ise, “Çetin’e yönelik verdiğiniz bir ihtar yok. Çetin’le birlikte çok sayıda kişi reaksiyon gösterdi. Oradaki polisin orantısız müdahalesi de ayrıyeten tartışılmalı. Adil yargılama ismine, yeni bir mağduriyete yol açmayalım. Mahkemeyi fevri reaksiyon vermekten çekinmeye davet ediyorum. Kapalılık kararı verilse dahi Çetin’in içeri alınmamasının münasebeti olamaz” dedi.
DEDEOĞULLARI AVUKATLARI TÜM SANIKLARIN TUTUKLANMASINI İSTEDİ
Avukatların beyanı üzerine orta karar oluşturan mahkeme lideri, daha evvel yaşananları tutanağa “olay” olarak geçirmesine karşın, bu sefer “kargaşa” olarak geçirdi. Dedeoğulları avukatlarından Abdurrahman Karabulut, tutuklu sanık Lütfi Keleş’in katliam davasında hücuma dair kabahati üstlendiğini hatırlatarak, yeni kanıt durumu oluştuğundan tüm sanıkların tutuklanması talebinde bulundu. Orta kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 11 Şubat’ta erteledi. (HABER MERKEZİ)
Kaynak: Gazeteduvar
