Bilim, oyuncaklarla hayattan uzaklaştırıyor, insanı kendine ve dünyanın sorunlarına yabancılaştırıyor

Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan, “Bilim, kapitalizmin şuh fahişesidir. Liberalizm de öyle. Bilim, oyuncaklarla hayattan uzaklaştırıyor, insanı kendine ve dünyanın sorunlarına yabancılaştırıyor.” görüşünü savundu. 

Kaplan yazısında, “İnsanlık, belki de ilk defa, önünü göremiyor.Göremiyor, çünkü bilimi, dünyayı anlama ve hakikatin izini sürme amacıyla kullanmıyor; dünyaya daha fazla hâkim olma kaygısıyla hareket ettiği için kitleleri daha fazla uyuşturarak hız, haz ve ayartı düzeninin kölesi yapacak, kapitalizmin ağababalarının da sermayelerine sermaye katma, semirdikçe semirme imkânlarını alabildiğine kolaylaştıracak tekno-pagan bir köleleşme mekanizmasının ürpertici çıkmaz sokağına fırlatıyor in sanlığı… İnsanlığın bu uyuşturucu, insanın düşünme ve duyma melekelerini yok edici hız, haz ve ayartı düzeninden fırsat bulup çıktıkça kendini içinde bulduğu, gördüğü tedirgin edici tek gerçek, belirsizlik, korku, hayallerin hayaletlere, rüyaların kâbuslara dönüştüğü gerçeği.” düşüncesini dile getirdi.

Kaplan şu ifadeleri kullandı: 

“Nihilizm ve anlamsızlık üreten uyuşturma ve ayartı düzeniyle üstü örtülen bu belirsizlik ortamını bilim çok seviyor: Öyle ki, bilim, ayartı ve belirsizlik diyalektiğinin hâkim olduğu bu ortamda Belirsizliği sona erdirebilecek buluşlar da yapabilir, kitleleri bu belirsizlik ortamının bunaltıcılığından kaçıracak Ayartıcı bilimsel oyuncaklar da! Bilim, kilisesini büyütecek arayıp da bulamadığı bir ortama kavuştu, muazzam bir fırsat yakaladı. Bilime tapan kapitalist ağababalar da, ayartı-belirsizlik diyalektiğini besleyen teknolojisini metaverse (paralel dünya ve parale ben’lik) teknolojileri geliştirecek boyutlara taşıdı! Bilime tapacak insanlık önümüzdeki görünür gelecekte. Bilime tapacak ki, bunalımdan kaçışı sağlayabilecek icatlar yapabilsin, hayatın bunaltısından kaçacak delikler bulabilsin… Bilim, kapitalizmin şuh fahişesidir. Liberalizm de öyle. Bilim, oyuncaklarla hayattan uzaklaştırıyor, insanı kendine ve dünyanın sorunlarına yabancılaştırıyor.

Liberalizm ise, sermaye üstüne sermaye yapabilmek için yatırımı, kültür endüstrisine yapıyor. Kültür endüstrisi üzerinden bir taşla bir kaç kuş birden vurmuş oluyor: Bir yandan dünya kadar para kazanıyor, öte yandan da, kitleleri hız, haz ve ayartının kölesi yaparak uyutuyor!”

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.