DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, partisinin 1. Esenyurt İlçe Kongresinde yaptığı konuşmada kendisi için ‘boş teneke’ diyen Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’a reaksiyon gösterdi. Babacan, “Bana boş teneke demiş dün. Yahu siz niçin 13 yıl boş tenekeyle çalıştınız? Cumhuriyet tarihinin en çok bakanlık yapılmış bireylerinden biriyim ben. İmzayı atan bendim diyor. Madem bir imzayla her istediğini yapıyorsun, haydi ekonomiyi düzelt, enflasyonu tek haneye düşür. Madem keramet imzada haydi bakalım! Ülkenin berbata gidişinin altındaki imza sizin” dedi.
Babacan?ın konuşması özetle şöyle:
BAYANLAR GÜÇLÜ HALDE TEMSİL EDİLİYOR: Bugün ülkemizde bayanlara seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 87. yıldönümü. Biz en yüksek bayan kotası olan parti olarak bayanların siyasette güçlendirilmesi için elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya devam ediyoruz. DEVA Partisi bayanların her düzeyde güçlü bir halde temsil edildiği bir parti, bizim bayan kollarımız yahut gençlik kollarımız yok zira onlar partinin içinde, karar verme düzeneğinde.
ADALET KALMADI: Ülkede her geçen gün bir evvelki günü aratıyor. İktidar yerinde kalırsa daha da makus olacak. Tam tabanı gördük, daha berbatı olamaz diyoruz, o da oluyor. Şu an ülkeyi berbatın berbatına mahkum eden bir iktidar var. Bunun en değerli nedeni hukuk ve adalet ayaklar altında. Yıllar evvel partilerinde adalet sözünü koyarak yola çıkanlar adalet bırakmadı.
DAİMA BİR HAMASET: Birinci kez Avrupa Kurulu Türkiye’ye karşı yaptırım uygulayabileceğini söylemeye başladı. Bakın ben ülkenin prestijinin en yüksek olduğu vakitler o masalarda oturan bir arkadaşınız olarak buna inanamıyorum. Neden? Bir vatandaşı dayanıksız tutuklu bulundurmaları. Bu türlü bir ülkede hak hukuk kalır mı? Bu türlü bir ülkenin kelamına itimat olur mu? Sen ülkenin maddesine uyma, batır. Sonra da istiklal savaşındayız. Bakın, yatırım, üretim, istihdam hukukla olur. Ancak burada daima bir hamaset, yok dış güçler, bilmem ne…
ELİNİ TUTAN MI VAR: Ben faizle savaşacağım diyor, yap, elinde değil mi? Elini tutan mı var? Bunlar bütün bunları yapıyor sonra da bizim tertemiz insanımızın dini, ulusal inancıyla oynuyorlar. Biz o masalardayken evvel Türkiye dinlenirdi. Benim şahsıma bize çok verecek dersiniz var derlerdi. Zira ülkemizin menfaatine çalıştık lakin sözümüzden dönmedik. Biz argümanımızı, prestijimizi kaybettik.
İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ GEREKİYOR: Erdoğan’a sesleniyorum, bunları bırakın: Ekonomiyi düzeltmenin yolu hukuktan geçer, bunu her gün 10 defa tekrar edin. Ağzınızla kuş tutsanız yapamazsınız, hukuka ve adalete bağlı kalmadan ekonomiyi düzeltemezsiniz. 10 tane Nobel ödüllü iktisatçı getirseniz düzeltemezler. Topyekun bir iktidar değişikliği gerekiyor, bu ülkenin artık öteki dermanı yok.
DEVAMLI BENDEN BAHSEDİYOR: Dün, Erdoğan Siirt’teydi. Cumhurbaşkanı olarak mı, parti genel lideri olarak mı bilmiyorum. Erdoğan birçok şey oldu, lakin şu ülkenin gereksinimi olan cumhurbaşkanı olamadı. Cumhurbaşkanı siyasi arbede çıkarmaz, birleştirir. Bunun yanında biliyorsunuz, ne vakit kendisi konuşma metninin dışına çıksa aklına ben geliyorum. Devamlı benden bahsediyor.
İMZAYI ATAN BENDİM DİYOR: Öncelikle biz DEVA Partisi olarak kimsenin peşinden gitmiyoruz, bizim başımız dik. Kendisiyle çalıştığımız yıllarda gerisinden gitmedim, yanınızda yürüdük. Yanlış yola girince ben gelmiyorum, size müsaade dedik. Büsbütün yanlışa girince de bize müsaade dedik. Bana boş teneke demiş dün. Yahu siz niçin 13 yıl boş tenekeyle çalıştınız? Cumhuriyet tarihinin en çok bakanlık yapılmış şahıslarından biriyim ben. İmzayı atan bendim diyor. Madem bir imzayla her istediğini yapıyorsun, haydi ekonomiyi düzelt, enflasyonu tek haneye düşür. Madem keramet imzada haydi bakalım! Ülkenin berbata gidişinin altındaki imza sizin.
HEPSİNİ YUTTUNUZ: Biz kimsenin kuyruğunda yahut gerisinde değiliz! DEVA Partisi olarak alnımız açık, başımız dik emin yürüyoruz. Bizim ortağımız yok, sizin iki ortağınız var. Bir büyük ortak var kendisi, küçük ortak Bahçeli, küçüğün küçüğü de Perinçek. Çin siyaseti diye Perinçek’in siyasetini anlatıyorsunuz ya. Siz kimin peşinden gittiğinizin farkında mısınız? Daha düne kadar sizin iktidarınıza o kadar ağır hakaretler eden Bahçeli değil mi? Hepsini yuttunuz, kol kola yürüyorsunuz. İktidarınızın anahtarı Bahçeli’de artık. O dayanağı çekse ne yapacaksınız? Her şeyden kıymetlisi Erdoğan, değmez ya. Lisanınızı, zihninizi bu türlü kirletmeye değmez.
DERS ALMAYA MUHTAÇLIĞI VAR: Erdoğan ekonomiyi düzeltmek, enflasyonu düşürmek istiyorsa beni dinlesin. Bana geçen ‘Bir de kalkmış bana ders vermeye çalışıyor’ demişti lakin gereksinimi var. Anlatıyorum;
1. Konuşunca doğruyu söyleyeceksin
2. Kelam verince tutacaksın
3. Emanete ihanet etmeyeceksin
4. Hakka hukuka bağlı olacaksın
5. Dürüst ve işinin ehli liyakatlı takımlarla çalışacaksın
6. Karar alırken ortak akılla hareket edeceksin.
7. Her an hesap vermeye hazır olacaksın.
Bu hukuk tanımaz iktidar yüzünden, bugün milyonlarca insan açlık hududunda bir minimum fiyatla yaşamaya çalışıyor. Bu ülkenin çıkışı DEVA’da. Güçlü ve sürdürülebilir bir iktisatla başaracağız.
YOKSULLUĞU SİLMİŞTİK, TEKRAR YAPARIZ: Bugün Edirne’de Bulgarların ülkeye giriş kuyruğunu görüyoruz. Neden? Zira bizim vatandaşımızın alın teri ucuzladı. Onlara ucuz geliyor. Ülkede bir tek kendi etrafındaki zenginler rahat, orta sınıf diye bir şey kalmadı. Yanlış siyasetler nedeniyle bugün milyonlarca insan, açlık hududunda mutlak yoksullukla yaşıyor. Biz vaktinde bu mutlak yoksulluğu silmiştik, yeniden yaparız. (HABER MERKEZİ)
Kaynak: Gazeteduvar
