Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tartışmalı emeklilik reformunun “gerekli” olduğunu söyledi.

Macron, ulusa sesleniş konuşmasında, emeklilik yaşını 62’den 64’e çıkaran reforma karşı ülke genelinde düzenlenen protestoları değerlendirdi.

Reformun yol açtığı öfkeyi duyduğunu ancak düzenlemenin gerekli olduğunu belirten Macron, “Herkesin emekliliğini garanti altına almak için bu değişikliklere ihtiyaç vardı.” dedi.

Macron, daha fazla çalışmanın tüm ülke için daha fazla refah oluşturacağını savundu.

Fiyatların arttığını ve gelirlerinin birçok Fransız’a iyi yaşama olanağı sağlamadığını ifade eden Macron, konuşmasının, ülkenin protesto ve grevler döneminden uzaklaşmasına yardımcı olacağını umduğunu kaydetti.

Ne olmuştu? 

Fransa’da hükümetin, emeklilik yaşının 62’den 64’e çıkarılmasını içeren yasa tasarısını oylamadan Meclisten geçirme kararı üzerine, 16 Mart’ta kitlesel gösteriler başlamıştı.

Gösterilere sert müdahale eden polis ile göstericiler arasında ülkenin birçok yerinde şiddet olayları yaşanıyor.

Ülke genelinde 16 Mart’tan bu yana düzenlenen protestolarda 1000’den fazla kişi gözaltına alındı.

Muhalefet ve hükümetin, reformun anayasaya uygun olup olmadığının belirlenmesi için başvurduğu Anayasa Konseyi, dün yasa tasarısının emeklilik yaşını 64’e çıkaran maddesini onaylamış, 6 maddeyi ise tamamen veya kısmen reddetmişti.

Söz konusu tasarı, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. (AA)

Ocak’tan bu yana da hükümetin planlarına karşı çıkan insanlar haftalık protestolar düzenlemeye başladı.

Ancak bu sefer protestoların ölçeği bambaşka ve Tel Aviv’deki eylemlere yüz binlerce kişi katılıyor.

Protestocular söz konusu yasa değişikliklerin iptal edilmesini ve Başbakan Netanyahu’nun istifasını talep ediyor.

Protestolara Netanyahu’nun siyasi rakipleri öncülük etse de, hareketin muhalefet çizgisini aştığı görülüyor.

Çok sayıda yedek asker de son günlerde göreve gitmeyi reddederek protestolara katılıyor.

Yaşanan krizin İsrail’in güvenliğini tehdit ettiği yönünde endişeler dile getiriliyor.

Muhalifler teklif edilen yasal değişikliklerin, geçmişte hükümetin gücünü kontrol eden yargı sistemini zayıflatarak ülkede demokrasiyi ciddi şekilde baltalayacağını düşünüyor.

Bu düşüncenin temelinde ise İsrail tarihinin “en sağcı hükümetine” ve Netanyahu’ya karşıtlık söz konusu.

Yolsuzlukla yargılanan Netanyahu’nun kendini korumayaca çalıştığı ve hükümetin istediği yasaları herhangi bir engel olmadan uygulamak istediği belirtiliyor.

Peki teklif edilen değişiklikler neler?

Hükümet geri adım atar mı?

Fransa‘da muhalefetin sunduğu 2. gensoru önergesinin reddedilmesiyle tartışmalı emeklilik reformuna ilişkin tasarı nihai olarak kabul edildi.

Fransa’da Ulusal Meclis Genel Kurulu’nda aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) partisinin emeklilik reformuna ilişkin hükümete karşı sunduğu gensoru önergesi oylamaya sunuldu.

Kabulü için salt çoğunluk (287 oy) gereken önergenin reddedilmesiyle hükümetin emeklilik reformuna ilişkin tasarı, Ulusal Mecliste oylanmadan geçmiş oldu.

Reformun yürürlüğe girmesi için Resmi Gazete’de yayımlanması gerekiyor.

Emeklilik yaşını kademeli olarak 64’e çıkaracak reformla bir kişinin 2027’de emeklilik maaşının tamamını alabilmesi için 43 yıl boyunca prim ödemiş olması gerekecek.

Reforma karşı çıkanlar, emeklilik yaşının 2 yıl daha uzatılmasını eleştirirken, özellikle kadınlar için olumsuz etkileri olacağını savunuyor.

Ne olmuştu? 

Fransa Başbakanı Elisabeth Borne, 16 Mart’ta bir yasa tasarısının Meclisten oylama yapılmadan geçmesini sağlayan Anayasa’nın 49. maddesinin 3. fıkrasını, emeklilik reformuna ilişkin tasarı için devreye koyduğunu açıklamıştı.

Ertesi gün, muhalefet, hükümete karşı 2 gensoru önergesini Meclise sunmuştu.

Hükümetin düşmesini sağlayacak gensorunun Ulusal Mecliste kabul edilmesi için toplam 287 milletvekilinin oyu gerekiyordu. (AA)

DUVAR – Fransa’da Senato, ülke çapında kitlesel grevlere neden olan ve milyonlarca kişinin itiraz için sokağa çıktığı reformun ’emeklilik yaşını kademeli olarak 62’den 64’e çıkarmayı öngören’ tartışmalı maddesini kabul etti. Tartışmalı emeklilik reformunun bazı maddeleri Senato’da oylamaya sunuldu. Sol cephenin karşı çıkmasına rağmen emeklilik yaşını kademeli olarak 62’den 64’e çıkarmayı öngören madde, 115’e karşı 201 oyla kabul edildi. Reformun diğer maddeleri de Senato’da görüşülmeye devam edecek.

AA’nın aktardığına göre Başbakan Elisabeth Borne, oylamaya ilişkin yaptığı açıklamada, “Tartışmalara rağmen oylamanın böyle sonuçlanması beni memnun etti” ifadesini kullandı.

SENDİKALARDAN 11 MART’TA GREV KARARI

Sendikalar, söz konusu maddenin kabul edilmesi üzerine acil olarak Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile görüşme talep ettiklerini duyurdu. Sendikalar, 11 Mart Cumartesi günü için bütün sektörleri kapsayan genel grev ve protesto kararı aldı.

Ne olmuştu?

Fransa Başbakanı Elisabeth Borne, 10 Ocak’ta Macron’un seçim vaatleri arasında yer alan emeklilik reformunun hayata geçirileceğini açıklamıştı. Emeklilik yaşının 62 olduğu ülkede 1 Eylül’den itibaren yasal emeklilik yaşının kademeli olarak her yıl 3 ay yükseltilerek 2030’da 64’e çıkarılacağını ifade eden Borne, 2027’de emeklilik maaşının tamamını alabilmek için 43 yıl prim ödeme şartı getirileceğini söylemişti.

Tartışmalı reforma karşı ülke çapında 19 Ocak’tan bu yana birçok kez grev ve protesto düzenlendi. Fransa’da reforma karşı 7 Mart’ta gidilen grevlerle sendikalara göre 3,5 milyon kişi protesto gösterileri düzenlemiş, İçişleri Bakanlığı ise bu sayının 1,28 milyon olduğunu açıklamıştı. 

Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan’ın görev süresinin 13 Şubat’ta dolması nedeniyle bugün başkanlık seçimi yapılacak. “Arslan’ın yeniden aday olacağı” belirtilirken yargı çevrelerinde, “AYM üyeliğine getirilişi tartışmalı olan İrfan Fidan’ın da adaylığı yönünde destek ziyaretleri yaptığı”, bazı üyelere de bu konuda “Saray’dan telkinde bulunulduğu” iddiaları dile getiriliyor. Fidan, 22 Ocak’ta, henüz Yargıtay’da hiç dosya görmeden AYM üyesi olarak atanmıştı. 

İrfan Fidan

Üyelerden Basri Bağcı da “öne çıkan isimlerden biri” olarak görülürken eski İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce’nin de “adaylık için adı geçen isimlerden olduğu” kaydediliyor.  

AYM Genel Kurulu’nda bugün, başkan ve üyeler arasında gizli oylamayla yapılacak seçimde, 15 AYM üyesinin salt çoğunluğunun oyunu alan aday, 4 yıllığına başkanlık görevini üstlenecek. Hiçbir üyenin yeterli çoğunluğu sağlayamaması halinde seçimlere devam edilecek. 

Zühtü Arslan

KRİTİK DOSYALAR

AYM’de üyelerin göreve gelişleri açısından da kritik bir tablo bulunuyor. Halihazırda üyelerin 5’i eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 7’si Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3’ü ise Meclis tarafından seçilmiş durumda. Siyasi içerikli birçok kararda oy dağılımının 8’e 7 ya da 9’a 6 şeklinde olması da seçimin “bıçak sırtında” olduğunu ortaya koyuyor. Başta HDP’ye yönelik kapatma davası olmak üzere birçok kritik dosya ise AYM’nin önünde bekliyor. Söz konusu dosyalar, yeni başkanla birlikte görüşülecek. 

İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G’yi altı yaşındayken “evlendirmesi” ülke gündeminde infial yaratırken İstanbul’daki Cağaloğlu Anadolu Lisesi (CAL) Müdürü Cafer Koçyiğit tepki çeken bir paylaşım yaptı.

Koçyiğit paylaşımında, “Ey iman edenler! Size bir fasık bir haber getirirse, bilmeyerek bir topluluğa zarar verip yaptığınıza pişman olmamak için o haberin doğruluğunu araştırın. (Hucurat: 6) Bu ayet İman edenlere hitap ediyor. İmansızlar siz iftira atmaya karalama yapmaya devam edebilirsiniz!” ifadelerini kullandı.

Gerici müdüre çok sayıda tepki gelirken Milli Eğitim Bakanlığı da sosyal medya paylaşımları nedeniyle müdür hakkında soruşturma başlattı. 

Cağaloğlu Anadolu Lisesi’nde bir önceki dönem okul aile birliği başkanı olan öğrenci velisi Nurhayat Polat, okulda uzun süredir sorunlu durumlarla karşılaşıldığını söyledi. Henüz bir yılını doldurmamış müdür hakkında bilgiler veren Polat, “Cafer Bey okula geldiği ilk günden beri ‘Beni abilerim gönderdi’ şeklinde söylemlerde bulunuyordu. Bu abiler kimdir, nedir bilmiyoruz. Okul aile birliği seçimlerine müdahil oldu. Şu anda mevcut yönetime baskı uyguluyor, velilere kaba davranıyor. Çocuklar arasında ayrımcılık yapıyor” diye konuştu. 

ÖĞRETMEN SORUNU VAR

İsminin açıklanmasını istemeyen başka bir veli ise “Dönemin başından beri okulda çok büyük bir öğretmen problemi var. Derslerimizin çoğu boş geçiyor. Bizlerin çok sevdiği hocalar hemen gönderildi. Asıl önemli olması gereken bu durumken okul idaresi için en önemli olan konu kılık kıyafet oldu. Mart ayından beri okulumuzdan baskılar ve huzursuzluk nedeniyle 14 öğretmenimiz ayrıldı” dedi.

“SÖZLERİM ÇARPITILDI”

Hakkında açılan soruşturma sonrası velilerin bulunduğu mesajlaşma uygulamasına bir açıklama gönderen müdür ise şu ifadeleri kullandı: “Son günlerde toplumda infiale sebep olan mevhum olaydan ötürü hiç istemediğim bir şekilde sosyal medyadaki bazı paylaşımlarım bu olay ile çarpıtılıp örtüştürülerek yorumlanmaktadır. Allah’ın lanetinin bu alçak fiili yapanların ve destekleyenlerin üzerine olmasını temenni ettiğim böyle bir olayda Hucurat Suresi’nin 6. ayetinin bambaşka yerlere çekilerek yorumlanmasını üzüntüyle karşılamaktayım. Bir kız çocuğu babası olarak, olayın tez zamanda açıklığa kavuşturularak ilgisi olan herkesin gerekli cezaları alması en büyük temennimdir.” 

“GÖREVDEN ALINMASINI İSTİYORUZ”

Veli-Der Başkanı Ömer Yılmaz, laik, bilimsel ve kamusal eğitim kaybedildiğinde, ilk hasar alanın çocuklar olduğunu söyledi. Yılmaz, “Cağaloğlu Anadolu Lisesi müdürlüğü yapan kişi olayda mağdur olan çocuğun yanında değil, şüpheli kişi ve şahısların yanın da olduğunu ima eden mesajlarını sosyal medyadan paylaşmıştır. Hatta daha da ileri giderek bu olayda mağdur olan çocuktan yana tavır alan okul velilerini ‘’imansız’’ olarak nitelendirmiştir. Okulda uyguladığı siyaset anlayışı ile çocukların “eğitim ve can güvenliğini’’ tehlikeye sokan bu sözde eğitimci kişinin derhal okul müdürlüğünden alınmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.