T24 Dış Haberler

ABD’de yapılan araştırmalar, genç kuşakta “cinsel birliktelik” yaşayanların oranının düştüğünü gösterse de gençler için cinsellik, seks gibi ifadelerin farklı anlamlara geldiği, gençlerin çeşitli ilişki tipleri için yeni terimler bulduğunu gösterdi. 

Associated Press’in hazırladığı habere göre, ABD’de lise öğrencilerinde seks yapanların oranının yıllar içinde düştüğü görüldü. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDC) yaptığı araştırma, 2021’de lise öğrencilerinin yüzde 30’u seks yaptıklarını söylediğini gösterirken 2019’da bu oranın yüzde 38 olduğu, 30 yıl önce ise seks yaptığını söyleyen gençlerin oranının yüzde 50’den fazla olduğunu ortaya koydu.

AP, araştırma bulguları üzerine ABD genelinde gençler ve uzmanlara “cinsel birlikteliğin” ne ifade ettiğini sordu.

Cinselliğin son yıllarda gençler için “seks yapmak veya yapmamak” ötesinde daha geniş bir spektruma yayıldığı belirtilen haberde sevişmenin farklı yollarının daha çok öne çıktığı tespit edildi.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin yaptığı araştırmayı değerlendiren uzmanlar, genç kuşak için cinselliğin gelişmekte olduğunu, cinsel kimlik spektrumunun da genişlediğini söyledi.

“Rıza” farkındalığı arttı

Bazı uzmanlar gençlerde cinsel birliktelik oranındaki düşüşün “rıza” kavramına ilişkin farkındalığın artmasından da kaynaklanabileceğini söyledi. ABD’de son yıllarda lise seviyesinde cinsel farkındalık derslerinin arttığı belirtildi. 

AP’nin haberi için görüşlerini bildiren gençler ise kendi kuşaklarında “cinsel birlikteliğin” birden fazla anlama gelebileceğini, cinselliğin farklı aktivitelerinin “birliktelik” olarak anlaşılmadığını söyledi. 

Uzmanlar, gençlerde cinsellik üzerine yapılan araştırmalarda daha doğru sonuçlara ulaşılması için genç kuşağın kelimelendirmelerinin öğrenilmesi gerektiğini belirtti.

Enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla Mart ayı kira artış oranı belli oldu. TÜFE’nin on iki aylık ortalaması baz alınarak belirlenen kira artış oranı Mart ayı için yüzde 25,98 oldu.

Enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla Mart ayı kira artış oranları belli oldu. Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) on iki aylık ortalaması baz alınarak belirlenen kira artış oranı Mart ayı için yüzde 25,98 oldu. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, TÜFE’de 2022 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 4,81, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 16,45, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 54,44 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 25,98 artış gerçekleşti.

Bununla birlikte, 26 Kasım 2021’de Omicron (B.1.1.529) varyantı ilk olarak Güney Afrika’da  tespit edildi. Yapılan ilk çalışmalar, önceden baskın olan Delta varyantı ile karşılaştırıldığında, Omicron’un daha yüksek bir bulaşma hızına, bağışıklıktan kaçınma potansiyeline ve daha hafif hastalığa neden olduğunu gösterdi. 

ABD’de yapılan “halk desteği anketlerinde”, Başkan Joe Biden‘a verilen destek azaldı.

Amerikan basın kuruluşu CNBC’nin yaptığı ankete göre, Biden’a destek vermeyenlerin oranı, aralık ayında rekor seviyeye ulaştı.

Ankette, Biden’ın başkanlık performansından memnun olmadıklarını bildirenlerin sayısı yüzde 56 olarak kaydedildi.

Aynı kuruluş tarafından nisanda yapılan ankette de katılımcıların yüzde 49’u, eylülde yapılanda ise yüzde 54’ü Biden’ın performansını beğenmediklerini ifade etmişti.

Biden, ekonomi ve Covid-19’da sınıfta kalıyor

Ankete yanıt veren katılımcıların çoğu, Biden’ın en düşük performans gösterdiği alan olarak ekonomi ve Covid-19 ile mücadele alanlarına işaret ediyor.

Katılımcıların yüzde 60’ı Biden’ın ekonomi performansını beğenmezken yüzde 55’i de Covid-19 politikalarını onaylamadığını kaydetti.

Çin’de doğum oranı 1978 yılından bu yana en düşük seviyeye geriledi.

The Guardian’da yer edinen habere nazaran, Çin Ulusal İstatistik Ofisi’nden sunulan verilere nazaran, 2020’de 1000 şahıs başına 8.5 doğum yaşandı. Bu sayı, seneler sonrasında ilk kez 10’un altına düşmüş oldu.

Ülkedeki doğum ve ölümleri barındıran nüfus gelişme oranı 1.45’te kaldı.

Çin’de seneler devam eden nüfuda müdahaleci politikaların arkasından hükûmet potansiyel bir nüfus düşüşü riskiyle karşı karşıya.

Veriler, doğum oranındaki düşüşün nedenini göstermese de nüfus istatistikleri bilimiyle ilgilenenler, aile geçindirme masraflarının artışıyla ilgili olabileceğini söylüyor.